Türkiye'nin ana meselesinin muhalefet sorunu olduğunu düşünen
pek çok kişi var…
Demokrat siyasetin doğası gereği, çoğulculuk sadece sayısal değil,
fikri çoğulculuğu gerektiriyor.
Türkiye bunun uzağında…
Yıllar yılı kendisini devlet yerine koymuş, ideolojik krizlerden
beslenmiş, ülke politikasına hemen hiçbir katkıda bulunmamış
muhalefeti var.
Büyük resim bugün de değişmiş değil.
O zaman soru da yıllardır değişmiyor. Muhalefet, sol ya da sosyal
demokrasi ne zaman belini doğrultacak, ne zaman Türk siyasetine
giriş yapacak?
Bunun artık Baykal'ın CHP'si gibi, iç kavgalarını siyaset
meydanında vereceği mücadeleden daha önemli gören, derin
siyasetsizliğini rejim bekçiliğiyle örtmeye çalışan, Kılıçdaroğlu
gibi cari siyaset üzerinde mırıldanmalarla vakit geçiren,
alternatif adına anlamlı her tür öneride ve fikirden ısrarla uzak
duran bir anlayışla olmayacağı ortada.
Hak ihlalleri ya da siyasi iktidar eleştirisi gibi odak sorunlar
üzerine kurulu politikaların, artık tek başlarına böyle girişi,
duruşu taşıyabilmeleri mümkün değil.