Ahmet Taşgetiren Star Gazetesi

Balkon dilini öne taşımak

Ak Parti'nin kendi tabanını tahkim (konsolide) etmek için kamplaştırıcı dil kullanmasını öteden beri eleştirdim. Gerekçem: Ak Parti'nin ruh dokusunun, aldığı oydan çok daha geniş toplum kesimlerini...

14 Şubat 2017 | 6.837 okunma

Ak Parti'nin kendi tabanını tahkim (konsolide) etmek için kamplaştırıcı dil kullanmasını öteden beri eleştirdim. Gerekçem: Ak Parti'nin ruh dokusunun, aldığı oydan çok daha geniş toplum kesimlerini kapsayıcı nitelikte olduğu, ya da olması gerektiği kanaatiyle alakalı. Ben öteden (taaa Erbakan Hoca'dan) beri “Biz 78 milyon -bugün 80 milyon- insanın partisiyiz” söylemini önemsedim ve bu söylemin içinin davranışlarla doldurulması gerektiğini düşündüm.

“Din dili”nin “Kalb dili” olması gerektiğini düşündüm hep.

Danışmanlığını yaptığım Erkam Radyo'nun tanımlayıcı sözcüğü“Kalbin Sesi” ifadesini de ben teklif ettim.

“Bizim siyasetimiz”in bir boyutunun “İslam Daveti” ile alakalı olduğuna da inandım. Biz öyle görmesek de dışardan bakanların bizim “Müslüman kimliğimiz”le “Siyasetimiz” arasında ilişki kurabileceğini, artılarımızın insanların yüreklerine artı, eksilerimizin eksi olarak yansıyabileceğini düşündüm.

Bu yaklaşım, “Naif” diye nitelenebilir, ama ben insanın siyasetinin de değerleriyle iç içe olduğunu düşünüyorum.

O sebeple de toplumu kategorize ederek, hatta başkaları zaten kategorize ediyor gerekçesiyle- kategorize ederek, kendi alanımızı tahkim adına bir kesimi dışlamayı pozitif söylem çerçevesinde görmüyorum. Açık yazayım: Evet ve Hayır'ları “ihanet” bağlamında görmenin her şekline karşıyım.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Akşener - Ağalığın ve liderliğin raconu 26 Nisan 2024 | 3.487 Okunma Tarikatlar, medya ve görünürlük 25 Nisan 2024 | 4.132 Okunma Hamas etrafında... 23 Nisan 2024 | 2.537 Okunma Filistin sınavında iktidar 21 Nisan 2024 | 765 Okunma Bardakoğlu’nun mülakatı - Bilim insanları konuşmalı 19 Nisan 2024 | 1.165 Okunma