Yattaki sır isimler tanıdık

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun Kalamış Marina'dan bindiği lüks yatta kiminle görüştüğü hala bir sır… Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kesin bir dille "O yatta ben yoktum" diyor… Tivnikli ailesi...

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun Kalamış Marina'dan bindiği lüks yatta kiminle görüştüğü hala bir sır… Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kesin bir dille "O yatta ben yoktum" diyor… Tivnikli ailesi 'taziye ziyareti' açıklamasında ısrarlı… Kılıçdaroğlu ise anlamlı bir sessizlik içerisinde… Demek ki denizin ortasında kim ya da kimlerle görüştüğünün bilinmesini istemiyor… İşte burada devreye "İki kişinin bildiği sır değildir" altın kuralı giriyor… Dün CHP'yi iyi bilen bir dostum WhatsApp'tan bana bir soru sordu:
"Kalamış Marina'da teknesi ve ofisi olan eski siyasetçi kimdir?" Cevap: Hüsamettin Özkan… CHP'nin alternatif genel merkezinin Beykoz Konakları olduğu iddiası zaman zaman gündeme getirilir.
Kılıçdaroğlu'nu CHP'nin başına getiren süreç de, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun 2014'teki Cumhurbaşkanlığı adaylığı da hep Beykoz Konakları'nda pişirilmiştir… Son dönem Ecevit hükümetlerinin etkili ismi Hüsamettin Özkan'ın adı sürekli Beykoz Konakları ekibiyle birlikte anılır.
Yani Kalamış Marina'dan denize açılan o yattaki sır isimlerin ikametgahı kuvvetle muhtemel Beykoz Konaklarıdır.
CHP kulislerinde konuşulan kulislere göre o gün yata binen herkes dinleme tehlikesini bertaraf etmek için telefonlarını karada bırakmış.
Yattaki isimler arasında bir medya patronu ile üst düzey eski iki siyasi de bulunuyor… Peki bu insanlar denizin ortasında Kılıçdaroğlu ile ne konuşmuş olabilir?
Bu sorunun cevabını o yattakiler dışında kimse bilmiyor… Ama bu ekibin geçmiş performansına ve icraatlarına bakılınca tahmin yürütmek zor değil… Beykoz Konakları yani 'alternatif CHP Genel Merkezi' yeni bir siyaset mühendisliği çalışması için düğmeye basmış gibi görünüyor… Çok yakında kokusu çıkar… Devamını o zaman yazarız…

TEMELLİ'NİN MESAJI KİME?
HDP Eş Başkanı Sezai Temelli'ye kızıyor olabilirsiniz… Ama bir konuda ben de dahil hepimiz hakkını teslim etmek zorundayız… Adam kitabın ortasından konuşuyor… Ne Kandil ile gönül bağını inkar ediyor ne de CHP'ye verdikleri desteği..
CHP tam da Temelli'nin seçimden önce söylediği gibi Ankara, Adana, Mersin ve Antalya'yı HDP'nin desteğiyle aldı. İstanbul'da yarışta iddialı hale gelmeleri de HDP sayesinde mümkün oldu… Temelli şimdi haklı olarak CHP ve ortağı İP'ten kendilerine olan diyet borcunu ödemesini istiyor… Partisinin Diyarbakır İl Kongresinde verdiği "Demokrasi ittifakı kurulsun" mesajı doğrudan Kılıçdaroğlu ve Akşener'e… "Gelin artık şu işin adını koyalım" demeye getiriyor… Ha bir de ne diyor… "Bu ittifak kurulursa 23 Haziran'da AK Parti ve MHP'yi bir kez daha yener, İmralı'nın da yolunu açarız!" Şaka gibi değil mi? Ama gerçek… Recep Tayyip Erdoğan'ı yenme hırsıyla gözlerini karartan muhalefetin geldiği ibretlik nokta maalesef bu… HDP Eşbaşkanı canı sıkıldıkça ayar veriyor iki partinin liderine… Daha bunlar iyi günleri…
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İstiklal Marşı gündemde değilmiş! 19 Nisan 2024 | 2.180 Okunma AK Parti’de değişim beklentisi 16 Nisan 2024 | 3.313 Okunma DYP’leşen CHP ve yeni nesil Demirel 12 Nisan 2024 | 871 Okunma Kusursuz bir beşinci kol çalışması 09 Nisan 2024 | 845 Okunma Bu kadar Amerikalı İstanbul’a neden geldi? 29 Mart 2024 | 3.428 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar