“Dur anne, en güzel noktasındayım...”

Haber bültenlerinde bir gencin ağzından çıkan bu cümle günlerdir beynimde dolanıp duruyor. Adana'da Cona aşiretinin icraatlarıyla (!) ünlü Yüreğir'in bir mahallesinde günlük 'rutin' çatışmalardan...

Haber bültenlerinde bir gencin ağzından çıkan bu cümle günlerdir beynimde dolanıp duruyor. Adana'da Cona aşiretinin icraatlarıyla (!) ünlü Yüreğir'in bir mahallesinde günlük 'rutin' çatışmalardan biri çıkmış. Adamlar uzun namlulu silahlarla birbirlerine yarım saat boyunca kurşun yağdırıp duruyorlar. Bir genç de evinin balkonundan olan biteni cep telefonuyla görüntülüyor. O sırada annesi genci çağırıyor. Bizimki istifini bozmuyor: "Anne en güzel noktasındayım, dur anne dur..."
Yukarıdaki 'günlük', 'rutin' gibi ifadelerimi yadırgamış olabilirsiniz. Bunu özellikle yaptım. Son derece önemli bir kriminal olayın nasıl 'sıradanlaştığını' daha iyi anlatabilmek için. İşte yarınlarda bizi bekleyen en büyük tehlike bu. Şiddeti, terörü, cinayeti, tecavüzü sıradanlaştırmak, hayatın normal akışının içine almak... Dışarıda savaş var. Genç olan bitenin video oyunu olduğunu sanıyor. Annesi onu perdeyi asmak için çağırıyor. Oğlan "Dur anne en güzel noktasındayım" diyor. Bundan daha vahim bir 'cinnet hali' olabilir mi?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ya Barış Manço olmasaydı? 25 Nisan 2024 | 236 Okunma Erkek düşmanı reklamlar (!) 24 Nisan 2024 | 471 Okunma Neredesiniz sahte Atatürkçüler? 23 Nisan 2024 | 255 Okunma Elin garibanı dururken... 21 Nisan 2024 | 153 Okunma Son nefesimize kadar Gazze! 20 Nisan 2024 | 51 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar