Sayacı bırak, sen PKK'lıları evine kahvaltıya çağırıyorsun!

          PKK’nın siyasi uzantısı HDP; İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Adana’da, Antalya’da, Mersin’de, Hatay’da, Bursa’da ve daha birçok yerde belediye başkan adayı çıkardı mı? Çıkarmadı. “AKP ve MHP’yi yenilgiye uğratmak için CHP’yi destekleyeceğiz” dedi ve gerçekten örgüt disiplinine uyarak dediklerini de yaptılar. Dönemin HDP Eş Başkanı Sezai Temelli ne demişti: “Mansur Yavaş da bilecek ki seçilmişse HDP oylarıyla seçilmiştir. HDP’lileri yok sayarak, Kürtleri yok sayarak, Ankaralıları yok sayarak siyaset yapamaz. O da işte bizim gücümüzdür. Ekrem İmamoğlu seçilmişse bilecek ki o kentte yaşayan 3 milyon Kürt’ün oyuyla seçilmiştir. Kürtlere rağmen siyaset yapamayacağını bilecektir. Yapmaya çabalarsa zaten siyaseten bir karşılığı olmayacaktır.”

          Seçimi kazanan CHP’li belediye başkanları, HDP ve terörist Demirtaş’a teşekkür etmedi mi? İstanbul, İzmir ve Mersin’in bizzat teşekkür açıklaması oldu. Diğer belediye başkanları teşekkür ettiyse de duymadım. Uyanık Mansur Yavaş elbette HDP’ye teşekkür etmedi.

          Seçim çalışmaları başladığında “HDP’yi de ziyaret edecek misiniz?” sorusuna “Onu bilemiyorum, ajans karar verecek” diyerek HDP’ye kapı aralamıştı. İlerleyen günlerde de “HDP’lilerin topluma kazandırılması gerektiğini düşünüyorum” demiş HDP’den tepki gelince özür mahiyetinde “Dilim sürçmüş olabilir” açıklamasını yapmıştı. Yani HDP ile sıcak ilişkisini koruyarak oylarını almıştır.

Hâl budur, manzara budur.

                    Ama geçtiğimiz gün Çankaya Belediyesinin bir açılış programına Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte katılan Meral Akşener “Ya Mansur Başkan sen şimdi su saatlerini PKK’lılara okutmuyor musun artık? Hay Allah öyle denmişti niye yalancı çıkardın sen şimdi bu kadar insanı. DHKP-C demişlerdi değil mi bir de?” konuşmasını yapmış… Bak sen…