Tarihçiler ölümsüzdür!
Halil İnalcık, Kemal Karpat, derken Kadir Mısıroğlu da “fena”dan “beka”ya hicret etti...
Osmanlı deyişiyle, “dar-ı cinana irtihal” eylediler...
Ortak noktaları, ömürlerini tarihe adamalarıydı...
Ortak gerçekleri ise gidişleriyle tarih alanında koskoca boşluklar bırakmaları oldu.
Kadir Mısıroğlu gibi, “vakıf tarihçi” vasfını hak etmiş bir tarihçinin çok zor yetiştiği malûmdur: Bunun için tarihe emek vermek, araştırmaya ömür hasretmek yetmiyor, ayrıca envai çeşit zulme, baskıya, saldırıya, iftiraya, bühtana, zindana da katlanmak gerekiyor...
Osmanlı’da ev hayatı
03 Kasım 2020 | 475 Okunma
Osmanlı evleri ve modern evlerimiz
02 Kasım 2020 | 358 Okunma
Toplum yeniden inşa edilmeli
31 Ekim 2020 | 380 Okunma
Osmanlı’da çocuk olmanın anlamı
30 Ekim 2020 | 267 Okunma
Türkiye’de çocuk olmak…
28 Ekim 2020 | 162 Okunma
TÜM YAZILARI