Kasaba kültürü ve rant iştahı

Elbette kentler dokunulmaz değildir. Nüfus artışıyla birlikte artan ihtiyaçlar kentlerin yapısını değiştirir. Yeni yollar açılır, eskimiş binalar yenilenir, zamanla kent Ankara gibi hareket etmeye batı ve...

Elbette kentler dokunulmaz değildir. Nüfus artışıyla birlikte artan ihtiyaçlar kentlerin yapısını değiştirir. Yeni yollar açılır, eskimiş binalar yenilenir, zamanla kent Ankara gibi hareket etmeye batı ve güney istikametinde yayılmaya başlar. Bütün bunlar olabilir.

19. asrın başından itibaren mimarlar imparatorların desteğiyle Avrupa'nın büyük kentlerinin üzerinden silindir gibi geçmişler, ortaçağdan kalma eski mahalleleri yerle bir etmişler, geniş bulvarlar açarak parklar, meydanlar inşa etmişlerdir.

Liberaller buna "modernleşme", Engels ise "Haussmannlaşma" demiştir. Geniş ve süslü bulvarlar, görkemli anıtlarla süslenen meydanlar, havuzlu parklar kent hayatına estetik, ferahlık ve kolay ulaşım imkânları sağladığı için gerçekten de modernizmi yansıtıyordu. Fakat 1848'in barikat savaşlarına katılan Engels bu modern kent mimarisine baktığında farklı bir şey görüyordu.

Engels, III. Napoleon döneminin ünlü mimarı Georges Eugène Hausmann'la başlayan bu sürecin burjuvazinin kentsel alana hâkimiyetini sağlamak gibi özel bir amacı olduğunu keşfetmişti.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
HDP sorunu 24 Ağustos 2019 | 1.581 Okunma HDP sorunu 24 Ağustos 2019 | 28 Okunma Müşterek harekât 17 Ağustos 2019 | 269 Okunma Diyanet’in tarikat cemaat raporu 10 Ağustos 2019 | 763 Okunma Yeni bir dünya 06 Ağustos 2019 | 250 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar