Mısır’da Sisi’nin “ebedi başkan” olma girişimi

Askeri darbenin her geçen gün istibdadını daha da arttırmakta olduğu Mısır bugünlerde yeni bir anayasa değişikliği sürecinden geçiyor. Cümleyi “anayasa değişikliği tartışmaları”...

Askeri darbenin her geçen gün istibdadını daha da arttırmakta olduğu Mısır bugünlerde yeni bir anayasa değişikliği sürecinden geçiyor. Cümleyi “anayasa değişikliği tartışmaları” diye tamamlamayı isterdim, ama Mısır’da Sisi tarafından kararı verilmiş bulunan bir konunun tartışılması söz konusu değil. Parlamentodan Anayasa Mahkemesi’ne kadar, açık kalmış medyasından seçim kurullarına kadar herkesin gereğini yaptığı, yani formaliteleri tamamladığı bir süreç işliyor.

Gündemdeki anayasa değişiklikleri mevcut durumda sadece iki dönem ve 4’er yıl olarak sınırlanmış olan Cumhurbaşkanlığı için üç kez ve 6’şar yıl süresinin önünü açıyor. Üstelik uygulamayı mevcut Cumhurbaşkanlığı süresine de uygulayarak böylece Sisi’nin mevcut süresini iki yıl uzatıp bundan sonraki iki dönem de aday olma hakkı tanıyarak, 2034’e kadar Başkanlıkta kalma imkanı veriyor.

Yeni anayasa değişiklikleri aynı zamanda Mısır ordusuna ilk defa bütün açıklığıyla anayasayı ve ülkenin istikrarını gerektiğinde korumak üzere yetki tanıyor. Gerçi bu yetki 1952 yılından beri fiilen zaten var, ama şimdiye kadar anayasal bir temele dayanmıyordu. Böylece ordunun binbir türlü cürüm işleyerek yaptığı darbelerden dolayı ortaya çıkan cinayetler, faili meçhuller ve işkencelerden dolayı hiçbir şekilde yargılanamadığı bir mutlak iktidarın anayasal zemini iyice pekiştirilmiş oluyor.

Darbeyi gerçekleştirdiği andan beri ülkesi her geçen gün daha büyük bir ekonomik, sosyal ve siyasi krizin içine gark olmakta olan Mısır’da bu durumun sorumlularının kendi iktidarlarını daha da kalıcı hale getirme konusunda ortaya koyduğu bu gayretkeşlik Mısır’ın özgürlüğe susamış halkı için nefes alacak azıcık bir alan kalmışsa onu da kapatmaya dönük trajik bir adım.

Geçtiğimiz yıl içinde yapılan son başkanlık seçimlerine gidilirken Sisi’ye karşı adaylığını açıklayan, adaylığı konuşulan veya aday olma ihtimali görülen bütün isimler, makamlarına, şöhretlerine ve konumlarına bakılmaksızın tutuklanmışlardı.

O isimlerden biri Mursi’ye karşı da aday olan Ahmet Şefik Dubai merkezli bir entrika ile geri çekilmeye zorlanmıştı. Yine normal bir seçimde kazanmasına kesin gözüyle bakılan eski Genelkurmay Başkanı Sami Annan adaylığını ilan ettikten bir gün sonra tutuklandı. Hemen sonra eski Devlet Denetleme Kurulu Başkanı Hişam Cenine aday olarak telaffuz edilmeye başlandıktan sonra bıçaklı saldırıya maruz kaldı. O da bu saldırıdan dolayı güvenlik güçlerini sorumlu tuttuğu için tutuklandı. Sonra aday olma ihtimali olan ve olduğu taktirde bu ortamda yine kazanma ihtimali kesinleşen Ebulfütuh Abdulmünim El Cezire’de Sisi’yi eleştirdiği için tutuklandı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sudan’da olanlar da Sudan’la sınırlı değil 24 Nisan 2024 | 223 Okunma Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından 20 Nisan 2024 | 268 Okunma CHP’nin üniversite ufku Tanju Özcan’ınki kadar mıdır? 17 Nisan 2024 | 358 Okunma İslâmcılara azıcık hikmet penceresinden baksak? 15 Nisan 2024 | 402 Okunma Bayramınız cennette olsun! 13 Nisan 2024 | 63 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar