Resûlullaha itaat Allah'a itaattir...

Resûlullahın peygamberliğine ve bildirdiklerine imân ettikten sonra, O’na itaat etmek de lâzımdır.   Ebüssü’ûd ibn-i Kazrûnî hazretleri Medîne-i münevverede yetişen Şafiî mezhebi...

Resûlullahın peygamberliğine ve bildirdiklerine imân ettikten sonra, O’na itaat etmek de lâzımdır.
 
Ebüssü’ûd ibn-i Kazrûnî hazretleri Medîne-i münevverede yetişen Şafiî mezhebi âlimlerindendir. Eshâb-ı kirâmın büyüklerinden Zübeyr bin Avvâm’ın (radıyallahü anh) neslindendir. 980 (m. 1572)’de Medîne-i münevverede doğdu. 1050 (m. 1640)’da orada vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:
Resûlullah efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) mucizelerinden birisi de, Allahü teâlânın O’na gayb ile ilgili bazı şeyleri bildirmesidir. Resûlullah efendimiz vuku bulacağını haber verdiği şeyler olmuştur. Resûl-i ekrem kendisinden sonra fitnelerin çıkacağını, Hazreti Osman’dan sonra, Hazreti Ali’nin de şehid olacağını, Emevîlerin emir olacaklarını, Kıyâmet alametlerini, Hazreti Mehdî’nin çıkacağını, Ammâr’ı (radıyallahü anh) âsilerin şehîd edeceklerini, Hâriciler'in zuhur edeceğini, yüzlerinin tıraşlı olacağı bozuk Kaderiyye'nin ve Eshâb-ı kirâma dil uzatanların çıkacağını ve doğru yoldan ayrılacaklarını bildirmiştir.
Mekke müşrikleri, putlarını inkâr ettiği için, Resûlullahı öldürmek üzere ittifâk etmişlerdi. Resûl-i ekrem evinden çıkarken, onlara doğru toprak serpti. Onlar, Server-i âlem yanlarından geçtiği hâlde, farkında bile olmadılar. Onlar, hâlâ Resûlullahı evinden çıkması için beklediler. Eshâb-ı kirâmdan ve Resûlullahın ümmetinden sâlih kimselerden zuhur eden kerâmetler de Resûlullahın mucizelerindendir. Resûlullahı tasdik etmek, Allahü teâlâdan başka ilâh olmadığına inandıktan sonra, Resûl-i ekremin Allahü teâlânın kulu ve resûlü olduğuna inanmak da farzdır. Resûlullaha îmân; O’nun peygamberliğine şehâdet etmek, Allahü teâlâdan getirdiklerinin hepsini ve buyurduklarını tasdik etmektir. Kalp ile tasdik ve dil ile ikrâr bir arada bulununca imân tamam olur.
Resûlullahın peygamberliğine ve bildirdiklerine imân ettikten sonra, O’na itaat etmek de lâzımdır. Çünkü O’na itaat, Allahü teâlâya itaatla beraberdir. Server-i âleme itaat edip, O’nun sünnet-i seniyyesi üzere yürüyen kimse, doğru yoldadır. O’nun emirlerine uyan, en büyük sevâba ve mükâfatlara kavuşur. O’na muhalefet edip, emirlerine karşı gelenler, en büyük azâba ve cezaya uğrarlar. Resûlullaha itaat etmek, O’nun sünnet-i seniyyesine uymak, O’nun getirdiklerini kabul etmek, O’nun bildirdiklerini her tarafa yaymaktır.
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
"Borcumu ödemek nasip eyle yâ Rabbî!.." 25 Mart 2024 | 89 Okunma Dört mezhep imâmları mutlak müctehiddirler 07 Ocak 2024 | 148 Okunma Haram işlememek için camdan atlayan genç! 06 Ocak 2024 | 321 Okunma Allah'ın düşmanına yardım etmek!.. 05 Ocak 2024 | 113 Okunma Duânın kabûl olmasının şartları ve edepleri... 04 Ocak 2024 | 205 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar