"Nasûhî Efendi'den şifa için dua iste!"

Draman Dergâhı şeyhi İsâ Efendinin kızı hastalanmış ve herkes ümidini kesmişti ki...   Üsküdarlı Nasûhî Efendi Osmanlı âlim ve evliyâsının büyüklerindendir....

Draman Dergâhı şeyhi İsâ Efendinin kızı hastalanmış ve herkes ümidini kesmişti ki...
 
Üsküdarlı Nasûhî Efendi Osmanlı âlim ve evliyâsının büyüklerindendir. 1648 (H.1058) senesinde İstanbul'da, Üsküdar'da doğdu. 1718 (H.1130) senesinde İstanbul'da vefât etti. Zamânının usulüne göre ilim tahsil etti. Sonra Halvetiyye yolunun şeyhlerinden olan Karabaş Ali Efendinin hizmetine girdi. İcâzet verilerek talebe yetiştirmekle vazîfelendirildi. Çok kerametleri görüldü...
Sâlih Efendizâde Feyzullah Efendi çocuk iken hastalanmış, bir şey yiyip içmeden dalgın hâlde yatıyordu. Nasûhî Efendi, Burnaz Hasan Ağaya; "Sâlih'e gidelim, Sâlih'in oğlu hasta olup perişan bir hâlde yatmaktadır" dedi. Yanlarına aldıkları bir-iki kimseyle birlikte Sâlih Efendinin evine geldiler. Dalgın bir hâlde yatan Feyzullah Efendinin baş ucuna yaklaşıp ellerini alnına koydu ve; "Feyzullah'ım, Feyzullah'ım..." diyerek yüzünü okşarken Feyzullah Efendi gözlerini açtı. Gördü ki, mübârek elleriyle kendisini okşuyordu. Feyzullah Efendi, Nasûhî Efendinin ellerini öptü. O saatte üzerindeki ağırlık ve rahatsızlık gitti...
Draman Dergâhı şeyhi olan İsâ Efendinin kızı hastalanmıştı. Hastalık o dereceye ulaşmıştı ki, etrâfında bulunanlar ondan ümit kesmişlerdi. İsâ Efendi de tam bir ümitsizliğe düşmüştü. Bir an Nasûhî Efendi ile kardeşlik derecesinde sevgileri olduğunu düşünüp, evlâd-ı mânevîsî olan Zâkir Ahmed Efendiyi Üsküdar'a gönderdi. Zâkir Ahmed Efendiye; "Nasûhî Efendi hazretlerine git, selâmımı söyleyip hâlimi arz et. Ömrümün meyvesi biricik kızım çok hastadır. Kardeşliğini bugün için beklerim. Himmet buyurup kızımın sıhhate kavuşması için Allahü teâlâya yalvarıp duâ etmelerini istiyorum" dedi. Zâkir Ahmed Efendi hemen Üsküdar'a gidip Nasûhî Efendi hazretlerinin dergâhına vardı. Huzurlarına çıkıp ellerini öptükten sonra geliş maksadını arz etti. Nasûhî Efendi bir miktar durakladıktan sonra; "İsâ Efendiye selâm söyle. Cenâb-ı Hak kerîmdir, bağışlar. Çok üzülmesinler" buyurdu ve müjde verdi. Ahmed Efendi, İsâ Efendinin dergâhına döndüğü zaman, selâm verip içeri girdi. Ona hastanın kalkıp çorba içtiğini ve biraz kendisine geldiğini söylediler. Ahmed Efendi, Nasûhî Efendi hazretlerinin selâmını tebliğ edip, müjdelerini bildirdi. İsâ Efendinin kızı kendisinin sıhhate kavuştuğu kanâatine vardı.
Dergâhta bir bayram havası vardı ve herkes seviniyordu. Bu sırada, Nasûhî Efendinin ergenlik çağına ulaşmış olan kızı hastalandı. Kendisine haber verdiklerinde; "Onun için gerekli hazırlıkları yapın, vefât edecektir" buyurdu. Techiz ve kefeni hazırlanıp diğer hazırlıkları yapıldı. O gece kızı vefât etti. Ertesi günü defnedildi...
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
"Borcumu ödemek nasip eyle yâ Rabbî!.." 25 Mart 2024 | 90 Okunma Dört mezhep imâmları mutlak müctehiddirler 07 Ocak 2024 | 151 Okunma Haram işlememek için camdan atlayan genç! 06 Ocak 2024 | 323 Okunma Allah'ın düşmanına yardım etmek!.. 05 Ocak 2024 | 117 Okunma Duânın kabûl olmasının şartları ve edepleri... 04 Ocak 2024 | 207 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar