Geceyi ibâdetle gündüzü oruçla geçirirdi...

“Yâ Rabbi! Osman’ın geçmiş gelecek, gizli, aşikâr bütün günahlarını affet.”   Ahmed bin Ebî Dayyâf hazretleri fıkıh ve târih âlimidir. 1219 (m. 1804)’de Tunus’ta...

“Yâ Rabbi! Osman’ın geçmiş gelecek, gizli, aşikâr bütün günahlarını affet.”
 
Ahmed bin Ebî Dayyâf hazretleri fıkıh ve târih âlimidir. 1219 (m. 1804)’de Tunus’ta doğdu. 1291 (m. 1874)’de orada vefât etti. İslam tarihini anlatan kitabında şöyle nakleder:
Osman (radıyallahü anh) cömert, hayâ sahibi idi. Gecenin bir kısmında uyur, sonra ibâdete kalkardı. Gündüzleri de oruçla geçirirdi. Hak teâlâ, Zümer sûresinin dokuzuncu âyet-i kerîmesinde meâlen; “Yoksa, o, âhiret (azabın)’dan korkarak, Rabbinin rahmetini umarak gecenin saatlerinde secdeye kapanır, kıyamda durur bir hâlde tâat ve ibâdet eden kimse (gibi) midir? De ki: Bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Ancak temiz akıl sahihleridir ki, (bunlar) hakkıyla düşünür” buyurmuştur. Müfessirlerin çoğu, bu âyet-i kerîmenin, hazret-i Osman hakkında indirildiğini bildirmişlerdir. Muhtaçlara bol bol yemek yedirir, kendisi de evde sirke ile zeytinyağı yerdi. Halîfe iken, deveye binince kölesini de arkaya alır, böyle yaptığı için utanmaz ve sıkılmazdı. Kabristana uğradığı zaman oturur, ağlardı, öyle ki, gözyaşlarından sakalı ıslanırdı.
Bir gün Osman bin Affân (radıyallahü anh), Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimizi evine davet etti. Resûlullah; “Yalnız beni mi davet ediyorsun?” buyurdular. O da; “Eshâb-ı kiram da gelsinler yâ Resûlallah!” dedi. Bilâl-i Habeşî’yi (radıyallahü anh), bütün Eshâb-ı kirama, hazret-i Osman’ın dâvetine gelmeleri için haber vermekle vazifelendirdi. Hazret-i Osman ve orada bulunanlar, Peygamber efendimizle birlikte eve doğru yola çıktılar. Hazret-i Osman, sevgili Peygamberimizin, mübarek adımlarını sayıyordu. Peygamber efendimiz farkına varıp, sebebini sordu. “Yâ Resûlallah! Her adımınıza bir köle âzâd olsun” dedi. Davetten sonra bütün kölelerini âzâd etti.
Hazret-i Osman, bir defasında Resûlullah’ın evinde hiç yiyecek kalmadığını işitmişti. Hemen bir semiz koyun, bir miktar bal ve bir çuval un alıp, hazret-i Aişe’nin evine götürdü. Hazret-i Âişe’ye şöyle dedi:
“Ey müminlerin annesi! Resûl-i ekrem’in bunu diğer hanımları arasında paylaştıracağını zannediyorum. Hiç paylaştırmasın, çünkü ben onlara da bunların aynısını gönderdim.” Sevgili Peygamberimiz eve gelip durumu öğrenince; “Yâ Rabbi! Osman’ın geçmiş gelecek, gizli, aşikâr bütün günahlarını affet” diyerek dua buyurdu.
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
"Borcumu ödemek nasip eyle yâ Rabbî!.." 25 Mart 2024 | 91 Okunma Dört mezhep imâmları mutlak müctehiddirler 07 Ocak 2024 | 151 Okunma Haram işlememek için camdan atlayan genç! 06 Ocak 2024 | 323 Okunma Allah'ın düşmanına yardım etmek!.. 05 Ocak 2024 | 117 Okunma Duânın kabûl olmasının şartları ve edepleri... 04 Ocak 2024 | 207 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar