Bir mümin, bir söz ile kâfir olabilir!..
Bir kâfir, bir kelime-i tevhîd söylemekle mümin olduğu gibi, bir mümin de, bir söz söylemekle kâfir olur. Alâaddîn Yetîm hazretleri Osmanlı âlimlerinden olup Tirelidir. Tire’de büyük bir veba...
Bir kâfir, bir kelime-i tevhîd söylemekle mümin olduğu gibi, bir mümin de, bir söz söylemekle kâfir olur.
Alâaddîn Yetîm hazretleri Osmanlı âlimlerinden olup Tirelidir. Tire’de büyük bir veba (tâûn) salgını başgöstermiş, bütün ailesi vefât etmiş, Alâüddîn de yetim kalmıştı. İlk tahsilini memleketinde yaptıktan sonra Bursa’ya gidip medresede okudu ve orada yerleşti. 920 (m. 1514)’de Bursa’da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:
Erkek veyâ kadın, bir Müslümân, âlimlerin söz birliği ile küfre sebep olacağını bildirdikleri bir sözün veya işin küfre sebep olduğunu bilerek, amden [tehdid edilmeden, istekle] ciddî olarak veyâ hezl, güldürmek için söyler, yaparsa, manasını düşünmese dahî îmânı gider. Evvelki ibâdetlerinin sevapları yok olur. Tövbe etmek için, yalnız Kelime-i şehâdet söylemeleri kâfi değildir. Küfre sebep olan o şeyden de tevbe etmeleri lâzımdır. Eğer küfre sebep olacağını bilmeyip söyler, yaparsa veyâ küfre sebep olacağı âlimler arasında ihtilâflı olan bir sözü amden söylerse, îmânının gideceği, nikâhının bozulacağı şüphelidir. İhtiyâtlı olarak, tecdîd-i îmân ve nikâh etmesi iyi olur. Bilmeyerek söylemeye (Küfr-i cehlî) denir. Bilmemesi özür değil, büyük günâhtır. Çünkü, her Müslümânın, bilmesi lâzım olan şeyleri öğrenmesi farzdır.