Esas mesele nedir?

Türkiye’nin liberalleri, sosyalistleri, Kemalistleri, devletçileri, ulusalcıları vb şekilde kendini bu tür  sıfatlarla niteleyen muhtelif grupları, nasıl oluyor da belli bir durumda aynı tepkiyi ortaya koyup, aynı tavrı...

Türkiye’nin liberalleri, sosyalistleri, Kemalistleri, devletçileri, ulusalcıları vb şekilde kendini bu tür  sıfatlarla niteleyen muhtelif grupları, nasıl oluyor da belli bir durumda aynı tepkiyi ortaya koyup, aynı tavrı almakta tereddüt göstermemektedirler. Burada ‘belli bir durumu’ ve ortaya konulan ‘tepkiyi’ açıklamak gerektiğinin farkındayım. O halde şöyle ifade edeyim; kendisini sol, liberal, sosyalist, Kemalist, sosyal demokrat, ulusalcı, laisizm yanlısı gibi siyaset anlayışları içinde görenler, neden ilk demokrasi tecrübesinin siyasal temsilcisi olan DP’den, bugüne kadar Türkiye’nin en geniş toplumsal temsilini gerçekleştirerek, en köklü demokratikleşme hamlesine girişen AK Parti’ye karşı ortak cephe kurup aynı yerde buluşmaktadırlar. 
Bunlara sorarsanız, en azından bazılarının kendilerini aynı zamanda demokrat olarak nitelediklerini de görebilirsiniz. Burada bir çelişki yok mudur? İşe biraz daha ayrıntılı bakarsanız, bunların nasıl olup da düpedüz etnik ayrılıkçı olan bir harekete sempatiyle yaklaştıklarını, hatta etno-faşizan PKK terörünü neden desteklediklerini de merak edebilirsiniz. 

Kim kimdir? 

Esas yanılgı; gerçeği, bunların kendilerine biçtikleri siyasal sıfatlarda aramakla başlamaktadır. Bu kimliklere sahip olduklarını iddia edenlerin, bu ideolojik eğilimlerle hangi tarihsel-toplumsal bağlamda nasıl  bir ilişki kurdukları muammadır. Aslında böyle bir ilişkinin varlığını iddia etmek tarihsel gerçekliğe aykırıdır. 
 Kısaca vurgulamak gerekirse bu ideolojik eğilimler, tarihsel toplumsal bağlamla organik bir karşılığa dayanmadığı, bir tercih meselesi olarak tezahür ettikleri için sosyalistim diyeni ile ulusalcı veya Kemalist olanın dünya görüşlerinde, varlık telakkilerinde bir farklılık olmaktan çok, ortak bir hayat tarzında buluşmaları onların en mühim problemidir. Böylece ideoloji teferruat, hayat tarzı her şey olmaktadır. 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Veda zamanı 26 Nisan 2021 | 687 Okunma Yarın ayın kaçı? 22 Nisan 2021 | 411 Okunma Sistem değişti de ne oldu! 19 Nisan 2021 | 211 Okunma Reel sektörün dinamizmine uygun para politikası 15 Nisan 2021 | 103 Okunma Karadeniz barışı 12 Nisan 2021 | 128 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar