Aliye’nin İbrahim’e mektubu
Bana “sen utanacak bir şey yapmadın, sana bunları yapanlar utansın!” diyordun mektubunda... Benim bedenimi, senin bedeninden ayırdılar. Peki, benim gönlümü, senin gönlünden nasıl ayıracaklar İbrahim? Bunun...
Bana “sen utanacak bir şey yapmadın, sana bunları yapanlar utansın!” diyordun mektubunda...
Benim bedenimi, senin bedeninden ayırdılar. Peki, benim gönlümü, senin gönlünden nasıl ayıracaklar İbrahim? Bunun için çok uğraştılar ama başaramadılar. Önce, rüşvet teklif ettiler, konak, banka hesapları, itibar. Olmayınca tehdit ettiler. Yine başaramadılar. Hakaret ettiler. O da tutmadı. Eziyet ettiler. Baktılar “olmuyor” dediler, akıl hastanesine götürdüler. Doktorlar beni dinleyince, “bu amansız bir aşka düşmüştür. Bizim ilaçlarımız ve metotlarımız buna kâr etmez” diyerek geri gönderdiler. Sonra eve hapsettiler beni. “Madem kabul etmiyor güneş yüzü göremezsin” diyorlardı. Hâlbuki bilseler senin hayalinin aydınlığı benim gönlümü her zaman ışıtıyordu. Hatta bana güneş senin hayalini kıskanıyor gibi geliyordu İbrahim’im. Onlar güneşi görüyor ama senin ışığını görmüyorlardı. En sonunda baktılar bu sevda ile baş edemiyorlar, zorla beni Merik ile evlendirdiler. Zorla ayırdılar beni senden… Artık kendimi sana layık görmüyordum… Ve kimselere söyleyemesem de yüreğimde gönlümde bu utanç ile...
Günümüzde yaşanmış hatıralar
25 Mart 2024 | 98 Okunma
Köyde market tavuğu mu?
05 Ocak 2024 | 142 Okunma
İlle vatan ille vatan
04 Ocak 2024 | 68 Okunma
"Köylüme selam söyle"
03 Ocak 2024 | 92 Okunma
İlaç gibi sohbet
02 Ocak 2024 | 121 Okunma
TÜM YAZILARI