İyi ki uykum kaçmış!..

“Antreye çıktım, çocukların yattığı odanın kapısı açıktı. Karşı duvar dibindeki soba yanıyordu...”     Sene 1993’tü. Kış aylarındaydık. Evde...

“Antreye çıktım, çocukların yattığı odanın kapısı açıktı. Karşı duvar dibindeki soba yanıyordu...”
 
 
Sene 1993’tü. Kış aylarındaydık. Evde elektrik sobası ile ısınıyorduk. Bir iş güvenlik uzmanı olarak konuyla ilgili unutulmaz bir hatıramı paylaşmak istedim...
Biri 11 diğeri 4 yaşında iki oğlum, oturma odasında kanepelerde iki metre aralıklı yatıyorlardı. Ortalarında duvar dibinde, yerde bir firmanın ürettiği cam borulu bir sobamız vardı... Akşamdan sobayı yanar vaziyette bırakıp gece yarısına doğru yattık. Gecenin sonuna doğru, yatak odamızın kapısı açıldı; uyanır gibi oldum. Baktım bizim ufaklık, aramıza sokulmaya çalışıyor. “Ne oldu oğlum, rüya mı gördün? Üşüdün mü?” gibi sorular sorarken, çoktan aramıza sokuldu, sarıldı ve uyudu bile.
Bu defa benim uykum açıldı. “Acaba” dedim, “saat kaç? Vakit girdi mi? Kalkıp saate bir bakayım. Eğer, sabah namazı vakti girdiyse, hazır uyanmışken namazımızı kılalım. Alarmın çalmasını boşuna beklemeyeyim.”
Böyle düşünerek yataktan usulca kalktım. Antreye çıktım. Çocukların yattığı odanın kapısı da açıktı. Karşı duvarın dibindeki soba yanıyor. Fakat o da ne? Ortada bir tuhaflık fark ettim. Gözümde uzak gözlüğüm de olmayınca, uzaktan bir şey anlamadım. Sobanın 4 tane eşit uzunlukta qartz cam borusu parlak kırmızı yanıyor olması lazımken, alttaki iki borunun üsttekilerden kısa olduğunu fark ettim.
“Neden acaba?” diye meraklanıp yakından bakmak için odaya girdim. Eğildim baktım ki bizim ufaklık kalkarken yorganı üstünden fırlatıp atmış; yorganın köşesi de sobanın alt kenarından alt boruların yarısının üstüne kapanmış… Bu durumu fark eder etmez çekip aldım. Ama ne göreyim, elim kadar yer çizgili bir şekilde kararmış ve içten içe yeni yanmaya başlamıştı.
Aman Allah’ım, ya kalkmayıp uyumaya devam etseydim, yangın çıksaydı, halı tutuşsaydı ne olurdu hâlimiz? Hepimiz uykudayız. Dumandan boğularak hepimiz ölebilirdik. Yine Allahü teala korudu.
“Bir verdiğimiz, sadakamız karşı gelmiş” derler. Elhamdülillah çok sevindik, ailecek cemaatle sabah namazımızı kıldık, şükür secdesi yaptık.
Hâlen, birçok evde qartz camlı bu sobalar kullanılıyor. Bu vesileyle diyorum ki her ev ve iş yerinde, her ihtimale karşı ne yapmalı? En az 2 kg, hatta 6 kg’lık 1-2 adet yangın söndürme cihazı bulundurmalıdır. 1-2 litrelik meşrubat şişesi de işe yarar. Ne alaka demeyin! Gazlı içecek kutusunu başparmakla kapatıp birkaç kez salladığınızda oluşacak köpük de aslında CO2 gazıdır...
      Mevlüt Yavuz-Adana/İş Güvenliği Uzmanı
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Günümüzde yaşanmış hatıralar 25 Mart 2024 | 96 Okunma Köyde market tavuğu mu? 05 Ocak 2024 | 140 Okunma İlle vatan ille vatan 04 Ocak 2024 | 67 Okunma "Köylüme selam söyle" 03 Ocak 2024 | 90 Okunma İlaç gibi sohbet 02 Ocak 2024 | 119 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar