Başka doktor var mı?

“Yıllar önceki sağlık sistemi ve yaşadığım sağlık problemimle ilgili bir anımı paylaşacağım...”   “Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi...” Sağlıklı bir nefesi...

“Yıllar önceki sağlık sistemi ve yaşadığım sağlık problemimle ilgili bir anımı paylaşacağım...”
 
“Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi...” Sağlıklı bir nefesi dünyanın hiçbir değeri karşılayamaz. Sağlığı bozulan kişi olarak sağlığıma tekrar kavuşmak için yaptığım mücadelede karşılaştığım engelleri anlatacağım sizlere... Ülkemizde sağlık sistemi yönünden, son yıllarda en iyi hizmeti verdiğine şahit olmaktayız.
Başıma gelen sağlık problemimi çözmek için yaptığım mücadele, karşılaştığım engelleri sizler okuduğunuzda bazılarınız “olmaz böyle şey” diyeceksiniz...
Öğretmenlikte ilk tayinim Ankara'nın Beypazarı ilçesi Dibecik Çiftlik Köyü'ne çıktı. Köy Beypazarı-Ankara kara yoluna yakın ova köyü idi. Halkı tarımda havuç ve turp üretir, Ankara'ya gönderirlerdi. Kış günleri soğuklarda su havuzlarında mahsulü yıkarlar, naylon torbalara paketler, sevke hazırlarlardı. Mahsulün bedelini almak için Ankara'ya gittiklerinde bazıları para almak yerine borçlu çıkarlardı. Kabzımal ucuza satacağına fiyatı düşürmemek için mahsulü bekletir, çürütür, “çürükleri attım” diye hamaliye parası keserlermiş.
Köy halkı misafirperver olup evlerini konuklarına açarlardı; işlerini severek yaparlardı, çalışkanlardı.
Okul binası iki derslik olarak yapılmıştı ve öğretmenin kalacağı lojman yoktu. Benden önceki öğretmenler müdür odasını yatak odası, yandaki küçük depoyu mutfak olarak kullandıklarından ben de aynı formülü kullandım.
Okul, birleştirilmiş 5 sınıflı idi. Öğrencilerim okulu severdi, çalışkanlardı. Ocak ayında, sınıfta ders işlerken birden vücudumun göbek hizasına yakın sağ tarafımda şiddetli bir sancı başladı. Sancı azalıp çoğalmakta olup sonunda beni istifra ettirdi.
Okulda yalnızım. “Belki sıcak bir şey içersem geçer” ümidi ile hemen sancılı sancılı tarhana çorbası yaptım. Çorba da fayda etmedi. Okulun yakınındaki komşulara haber gönderdim.
Bir cip bulup beni Beypazarı’na götürdüler. Prosedür gereği ilköğretim müdürlüğünden hükûmet tabibine sevk aldım. Hükûmet tabibi resmî saatte hükûmet tabipliğinde olacağı yerde özel muayenehanesinde özel hastalarının yanında bizim gibi resmî hastalara da bakıyordu. Sıra bana geldiğinde “sende bağırsak üşütmesi var” diyerek bir ağrı kesici hap yazdığı reçeteyi verdi.
Beypazarı'nın acemisiyim. Sağ olsun beni getiren köylülere “başka doktor var mı?” diye sordum... DEVAMI YARIN
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Günümüzde yaşanmış hatıralar 25 Mart 2024 | 98 Okunma Köyde market tavuğu mu? 05 Ocak 2024 | 142 Okunma İlle vatan ille vatan 04 Ocak 2024 | 68 Okunma "Köylüme selam söyle" 03 Ocak 2024 | 92 Okunma İlaç gibi sohbet 02 Ocak 2024 | 121 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar