Dileyenin içeri atıp tuttuğu, dileyenin cana okuduğu bir ütopya!

“Devletin sönümlenmesi” derken Marx böyle bir şey kastetmemişti ama olsun; zaten Sovyetler’in vardığı ve sonunda “sönümlendiği” yeri de kastetmemişti.Bizimki daha ziyade kabak bir lastik gibi.Bak...

“Devletin sönümlenmesi” derken Marx böyle bir şey kastetmemişti ama olsun; zaten Sovyetler’in vardığı ve sonunda “sönümlendiği” yeri de kastetmemişti.
Bizimki daha ziyade kabak bir lastik gibi.
Bak, önüne geleni ezmesine eziyor ama kendi de yama tutmuyor; patlak ve çatlak.
“Sosyalizm ütopyası”ndaki gibi “dileyen balık tutuyor, dileyen kitap okuyor” gibi bir şeydeğil; çünkü ağaların kitapla balıkla pek işi olmaz…
Kitap “Kırmızı”, de ki balık da ağa takılan ne varsa işte o!

***

Şöyle bir özet yapalım:
Seçimle bir parti iktidara geldi.
Ordunun başındaki paşalar bundan hoşlanmadı.
Zaten hiç darbe yapılmamış bir ülke olduğu için darbe yapılması çok büyük sürpriz olurdu!
Ordunun cumhurbaşkanı adayına da tavır almasından ve seçimi iktidarın daha da kuvvetle kazanmasından sonra, “yapılması muhtemel olmuş darbeler” bir bir ortaya çıkarıldı.
O sırada iktidar ile “Paralel” çok paralel, hatta tek eldi. “Darbeciler” içeri alınırken savcı, hakim, emniyetçi ile seçilmiş-atanmış iktidar odakları tam paralel mutabakat içindeydi.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Komple saldırı mı komplo tezgâh mı? 05 Ekim 2018 | 4.358 Okunma Bundan böyle, Aznavour da yok! 02 Ekim 2018 | 173 Okunma İnci Sokağı'ndaki kız! 30 Eylül 2018 | 170 Okunma Fransa başbakanıydı… Barselona başkan adayı oldu! 28 Eylül 2018 | 227 Okunma Ajax'tan takasa, Avrupa'nın Pers seferi! 26 Eylül 2018 | 124 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar