İkinci dönem başlarken uyarayım…

İkinci dönem başladı, ikinci dönem Türkiye’de maalesef sınav dönemi olarak bilinir. Bu yüzden öğrenciler bu dönemde nedense daha fazla stres yaşarlar. Ben bu kaygının sebebi sınavlara eklenen başarı...

İkinci dönem başladı, ikinci dönem Türkiye’de maalesef sınav dönemi olarak bilinir. Bu yüzden öğrenciler bu dönemde nedense daha fazla stres yaşarlar. Ben bu kaygının sebebi sınavlara eklenen başarı puanlarını yıllardır yazıyorum. Bugün bir daha yazacağım, çünkü bu iş garip yerlere gidiyor. Bu iş düzeltilmediği için okullar ya not şişiriyor ya da öğrenciler okullarını değiştiriyor. Öyle ki bir okulun son sınıfında öğrenci sayısı 180’den 6’ya düşmüş durumda. Öğrenciler OBP konusunda çok dertli ben de bunu dile getirmeye söz verdim ve daha önce yazdığım konuyu tekrar yazmalıyım diye düşündüm. Belki bu sefer duyan olur.

Gerek üniversite sınavında gerekse lise giriş sınavlarında okul başarı puanları kullanıyoruz. Hatta bu puanın kullanımı konusunda yıllardır büyük tartışmalar sürüp gidiyor. Bütün tartışmaların temelinde de bu puanların objektifliği ve kullanılış şekliyle ilgili. Hatta ÖSYM o kadar çok üzerinde çalıştı ki son yayımladığı OBP hesaplama yönergesinde 28 farklı değişkenle öğrenciler arası eşitliği sağlamaya çalıştı. TEOG’da kullanılan yıl sonu başarı puanı ise tam bir felaket hele hele halihazırda uygulanan şekli tam karakolluk. Bunların temelinde ne var biliyor musunuz? MEB’in aksine kimse okulda verilen puanların objektif ve bilimsel olduğuna inanmıyor. Hal böyle olunca da bu puanların kullanılması sürekli tartışılıyor.

İşin en kritik tarafı ise üniversite sınavında kullanılan kısmı, tam bir komedi ama öğrenciler için, önlem alınmadığı içinde bu komediye dönüşmüş durumda. Kesintili 12 yıllık zorunlu eğitim yasasına Meclis’te bir madde eklenmişti. Madde ile üniversite giriş sisteminin okul başarısını hesaplayan kısmını yani AOBP kaldırmayı ve OBP’yi yeniden düzenlemeyi amaçladılar. Değişikliği hatırlamanız açısından kısaca anlatayım, eski sistemde öğrencilerin okul puanları okulların puan verme işlemi birbirinden farklı ve sübjektif olmasından dolayı yeni bir işleme tabi tutularak objektif bir ayarlama yapılıyordu. Böylece not şişirme, bol keseden not verme gibi eşitsizlikler çözülüyordu. Kısacası okulun notları şişirmemesi için istatistiksel ayarlamalar yapılıyordu. Örneğin bir okul notları şişirmişse ÖSYM bu okulun notlarını çan eğrisi sistemine göre düşürüyordu. Düşük olan okulu da yükseltiyordu.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
CHP'nin son baharı 25 Mayıs 2023 | 1.299 Okunma Suçlu bir tek Bay Kemal mi 23 Mayıs 2023 | 1.313 Okunma Kandil ve Pensilvanya'dan ne rica ettiler 17 Mayıs 2023 | 1.301 Okunma Artık Kemal Bey'in tek derdi genel başkanlık koltuğu 16 Mayıs 2023 | 1.689 Okunma Kaybettiklerini biliyorlar 11 Mayıs 2023 | 2.125 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar