İddianamenin felsefi çözümlemesi: İnanmak mı, bilmek mi...
İBB/İmamoğlu iddianamesi halen yayın yasağı kapsamında.Ama dosyadaki iddialar ekranlarda gazete manşetlerinde lehte-aleyhte tartışılmaya devam ediyor! Kuşkusuz bu da kamuoyuna yansıyor; nereye gitseniz konu sadece iddianame…...
İBB/İmamoğlu iddianamesi halen yayın yasağı kapsamında.
Ama dosyadaki iddialar ekranlarda gazete manşetlerinde lehte-aleyhte tartışılmaya devam ediyor! Kuşkusuz bu da kamuoyuna yansıyor; nereye gitseniz konu sadece iddianame…
Herkes, peşinen inandığına göre sayfaları bir yanından tutup çekiştiriyor. Duygu, aklın önüne geçiriliyor…
İnsanların bu iddialara neden ve nasıl inandığı, yani siyasi hakikat, güven, delil, ideoloji, psikoloji, otorite gibi kavramlara dayanıyor.
Yani her birey iddianameyi; kendi dünya görüşüne, siyasi pozisyonuna, adalet anlayışına, otoriteye duyduğu güvene veya güvensizliğe, medya etkisine, grup aidiyetine
göre yorumluyor...
Bu yüzden iddianame, birine göre “gerçekleri ortaya çıkaran metin”, diğerine göre “siyasi operasyon”, bir başkasına göre ise “bürokratik güç gösterisi” oluyor…