Sırat köprüsü

FRENLERI patlamış bir arabanın, sürücü ne denli usta olursa olsun bir yerlere çarpmadan durması pek mümkün değildir. Eğer sürücünün kafası iyi, sorumluluk duygusu da pek gelişmemişse durum iyice...

FRENLERI patlamış bir arabanın, sürücü ne denli usta olursa olsun bir yerlere çarpmadan durması pek mümkün değildir. Eğer sürücünün kafası iyi, sorumluluk duygusu da pek gelişmemişse durum iyice vahimdir. Sorumsuzluğun getirdiği serbestiyetle sanki frenler sapasağlammış gibi gaza abanmaya devam eder ki o zaman da kaza mukadderdir. Bundan sonrası için sorulacak tek soru kazanın ardından arabanın ve sürücünün halinin ne olacağıdır.

Bu seçim kampanyasının gidişi freni patlamış bir arabanın serencamını çok andırıyor. İş yalnızca çok tehlikeli bir gidişten ibaret değil. Kazanın sonundaki hasarı ölçmek de güç. Daha doğrusu hasarın çok ağır olacağının tüm işaretleri ortada.

İktidar bloku içinde olanların bu seçimde “zafer” diye tanımladıkları hedef her ne ise ona ulaşmak için ellerindeki tüm imkânları kullandıkları malum. Hedef başlarda başkanlık sistemini kabul ettirmek idiyse, pabucun pahalı olduğu anlaşıldıktan sonra asıl hedef HDP’nin ne pahasına olursa olsun baraj altında kalması haline geldi.

Bunun için bir yandan terörle özdeşleştirme diğer yandan din diliyle kötüleme, şeytanlaştırma yoluna gidiliyor. Ortalığa saçılan düşmanca söylem, hedef göstermeyi amaçlayan nefreti körükleyici tanımlamalar bu hedefe ulaşmak için hiçbir sınır tanınmayacağını da yazık ki gösteriyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Alternatifler ne kadar gerçekçi? 12 Ağustos 2018 | 517 Okunma Veda ve teşekkür 05 Temmuz 2018 | 3.913 Okunma Bir seçimi kazanmak ya da bugünler için La Bamba 04 Temmuz 2018 | 4.812 Okunma NATO'nun belirleyici rolü 01 Temmuz 2018 | 174 Okunma NATO 30 Haziran 2018 | 270 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar