Türk futbolu batıyor...

Son yıllarda gerek amatör gerekse profesyonel futbolda hızla geriye gidiyoruz. Havada deli paralar uçuşurken acaba neden bu çöküş. Avuç içi kadar nüfus ve toprak parçasına sahip bir Hollanda dünya çapında markalar çıkarırken biz bir kişiyi bile marka yapamıyoruz. Ülke olarak futbolda hayal satan bir noktaya geldi.

Bazı teknik direktörler deli para kazanırken amatör futbola hizmet eden hocaların sigortası bile yok. Gönüllülük esasına göre çalışan bir amatör altyapımız var. Bir başka skandal ise, Süper ligde oynayan futbolcuların dolar ve Euro ile para kazanırken amatörde top koşturan çocukların yol parası bile bulamaması. Amatör futbolcular toprak sahada idman yapıyor, yol parasını düşünüyor. Sakatlansa ambulansın gelmesini bekliyor. Peki bizim futbolumuz bu şartlarda nasıl gelişecek.

Futbolda iflasa doğru hızla gidiyoruz. Bu yıl büyük takımların hiçbiri flaş ya da bomba transfer yapamayacak. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş başta olmak üzere Süper lig takımları borç içinde yüzüyor. Trabzon gibi önemli bir spor kulübü son yıllarda şampiyonluğu hayal dahi edemiyor. Kötü yönetim devam ederse korkarım ki bu güzide takım bir alt lige düşebilir. Futbolda hayali paralar, afaki paralar ödeniyor. Belediyeler futbola kaynak aktarmaktan yoruldu. Halkın belediyelerle ödediği vergiler futbol kulüplerine gidiyor. Avantacılar, komisyoncular, basiretsiz federasyon Türk futbolunu batırıyor.

Dün Türkiye Futbol Federasyonunun genel kurulu yapıldı. Sorunsuz bir genel kurul oldu. Sanki hiçbir sorun yok. Gençlik ve Spor Bakanlığı radikal çözüm üretmekten aciz. Bakanlık inisiyatif alamıyor. Devrimci bir yönetim gerekir. Bu konuyla ilgili Trabzon Spor Başkanı Ahmet Ağaoğlu çok önemli açıklamalar yapmış. Kendisini hiç görmedim, tanımam. Ama tespitleri doğru. Bakın başkan ne diyor: “30 Haziran’da çok ciddi bir tüzük değişikliğine gidiyoruz. Borçlanmaya çok ciddi sınırlar getiriyoruz.  Belirli miktarların üzerindeki borçlanmanın genel kurul onayına tabii olması gerektiği, genel kurul onayının alınmadığı yerlerde de bu tür borçlanmalardan kulüp başkanının ve kulüp yönetiminin fiilen sorumlu olacağı şeklinde çok ciddi değişiklikler yapacağız tüzüğümüzde.” Başkan sözlerini şöyle sürdürüyor: “İbra olayının değişmesi lazım. Benim borcum yıllık gelirimin 8 katıysa bundan birilerinin sorumlu olması lazım. ‹İbra edildim, gittim› yok böyle bir şey. Türkiye’nin cari açığının büyümesine neden olan kurumlarız» değerlendirmesini yaptı. Yabancı futbolcuların transferlerinde yabanca para birimi ile mukavele imzalanması, son aylarda dövizdeki dalgalanma, Türk parasındaki değer kaybı, kulüplerin bu anlamdaki maliyetini oldukça yukarılara taşıdı. Gelirleri Türk Lirası olup, giderlerinin yüzde 80’ini dolar ya da euro cinsinden olan bir endüstri haline geldik. Bunun sıkıntılarını çeken kulüplerden bir tanesi de Trabzonspor. Son bir ay içinde profesyonel kadro maliyetinde 15 milyon liralık bir artış meydana geldi. Bunlara sınırlama getirilmeli. Bu konuda yasa çıkması lazım.”

Evet kardeşim; futbol kulübü yöneticileri borçlardan sorumlu olacak. Öyle paraları havada savurmayacak. Belediyelerin kaynakları hovardaca harcanmayacak. Belediyeler amatör sporlara destek verecek. Spor yöneticileri elini taşın altına koysun bakalım bu kadar savurgan olabiliyorlar mı? Bu iş böyle gitmez.