Tren penceresinden hayatın akışına bakmak

Yıllardan bu yana ilk kez geçenlerde İstanbul'un yakın-dışına çıkmak için trene bindim. Çocukluğumda çok sık Ankara-İstanbul arası trenle seyahat ederdim. Son binişimde trenin penceresinden bakarken...

Yıllardan bu yana ilk kez geçenlerde İstanbul'un yakın-dışına çıkmak için trene bindim. Çocukluğumda çok sık Ankara-İstanbul arası trenle seyahat ederdim. Son binişimde trenin penceresinden bakarken Marcel Proust'un çaya bandığı bisküvisini ağzına attığı anda olanlar bana da doldu. Birden çocukluğumun anıları geliverdiler. O günlerde geçtiğimiz her kasabada trenin yanında 'gazete, gazete' diye bağırarak koşan çocuklar olurdu. Sobaları yakmak için mi istiyorlar yoksa büyükleri okusunlar diye mi emin olamadığım halde o yaşımda yanımda bulunan büyüğe okumuş olduğu gazeteyi çocuklara trenin penceresinden atmasını isterdim.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Seçim sonucu neden böyle oldu? 12 Mayıs 2023 | 268 Okunma Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları 08 Mayıs 2023 | 263 Okunma Alevi tartışması 05 Mayıs 2023 | 246 Okunma Dün bu yazıyı yazarken... 01 Mayıs 2023 | 160 Okunma Mea Culpa 28 Nisan 2023 | 150 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar