Koalisyon ya da barbarlık

Heyecandan ya da günün getirdiği aşırı duygusallıktan, yazı günüm olmadığını unutup bu yazıyı perşembe yayınlanacak umuduyla 12 Ağustos Çarşamba sabah saatlerinde yazdım.Yazıyı...

Heyecandan ya da günün getirdiği aşırı duygusallıktan, yazı günüm olmadığını unutup bu yazıyı perşembe yayınlanacak umuduyla 12 Ağustos Çarşamba sabah saatlerinde yazdım.
Yazıyı şimdi tekrar ele alırken koalisyon görüşmelerinin sonucu hâlâ belli değildi. Yani sizler bu yazıyı okurken benim şu anda bilmediğimi bilir halde olacaksınız. Yazı benim koalisyon hakkındaki duygularımı anlatıyordu; bu yüzden reel gelişmelerden bağımsız olarak tekrar göndermeye karar verdim. Umarım başlıktaki ikilem hiç gündeme gelmez ve Türkiye koalisyon konusunda karar alır.
Çarşamba, oğlumun doğum günüydü. Birbirimizden uzakta olduğumuz için sadece telefonla kutlayabildim. Ona güzel sözler söylerken bir yandan da beynimde fırtınalar esiyordu. Çocuğumun nasıl bir geleceğe sahip olacağı, vatanında mutlu yaşayıp yaşayamayacağı, bir aile olarak geleceğimizin burada olup olamayacağı şu anda belirsiz durumda.
“Tüm ülke tehlike altında, bu gerçeği 14 yaşına giren bir çocuk bile görebiliyor, koskoca adamlar göremeyecekler mi?” diye düşünüp umutlanmaya çalışıyorum.
Mantık bunu görüp gereğini yapacaklarını söylüyor. Ama bu ülke o kadar ağır darbeler aldı, zihinsel yapılar o kadar deformasyona uğradı ki, birçok insan kendi ideolojilerinin, doğrularının esiri olmuş, gözlerini karartmış durumda.
Bir yanda kindar nesil yetişmesinin normal ve iyi bir şey olduğunu düşünen zihniyet var. Öteki tarafta ise kendilerine ulusalcı diyen, ama bu şatafatlı lakaba rağmen vatansever oldukları şüpheli bir kesim bulunuyor. Onların içi de farklı nedenlerle bile olsa kin dolu.
Hayat tarzları birbirlerinden çok farklı olabilir, ama emin olunuz ki birbirlerinden fazla farkları yok, birbirlerini besliyorlar. Bir tarafta bu cumhuriyetin kendilerine yıllardır eziyet çektirdiğine inanıp, adları aklıma geldiğinde gözlerimi yaşartan bu ülkenin kurucu isimlerinden nefret eden, bunun kininin çocukları tarafından taşınmasını normal gören insanlar, öteki tarafta ise “Bu düşüncedekilerden mutlaka hesap sorulması, öç alınması gerekiyor” diyen ulusalcılar var.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Seçim sonucu neden böyle oldu? 12 Mayıs 2023 | 275 Okunma Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları 08 Mayıs 2023 | 264 Okunma Alevi tartışması 05 Mayıs 2023 | 250 Okunma Dün bu yazıyı yazarken... 01 Mayıs 2023 | 166 Okunma Mea Culpa 28 Nisan 2023 | 153 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar