Bela 'Geliyorum' demez

Dün tam bana nadiren olan bir ruhsal denge durumuna ulaşmışken, İstanbul'da bulunduğum müddetçe Washington yazıp yazmama sorunsalını kafamda çözüm gibi görünen bir ara çözüme...

Dün tam bana nadiren olan bir ruhsal denge durumuna ulaşmışken, İstanbul'da bulunduğum müddetçe Washington yazıp yazmama sorunsalını kafamda çözüm gibi görünen bir ara çözüme ulaştırmışken, hayat bile gözüme güzel görünmeye başlamış gibi olmuşken, tam "Artık canımı sıkacak bir şey olamaz; karım da şu anda uykuda olduğundan ruhsal dengemi bozacak hiçbir şey yaşanmaz" diye düşünürken cep telefonum çaldı. Arayan maalesef Allah onu başımızdan ebediyete kadar eksik etmesin Yayın Yönetmenim Selçuk Tepeli'ydi.

Bu da babamın Hacettepe’deki serserilik günlerini anlatmak için kullandığı, “Bela ‘Geliyorum’ demez, geliverir” sözünün aslında ne kadar da doğru olduğunu gösteren bir gelişmeydi.

Bir dipnot olarak şunu da söylemeliyim bu aşamada. “Babamın serserilik günleri” derken bu günlerin ne zaman sona ermiş olduğu konusunda hiç kimsenin bir fikri de yok, bu da bilinsin.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Seçim sonucu neden böyle oldu? 12 Mayıs 2023 | 268 Okunma Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları 08 Mayıs 2023 | 263 Okunma Alevi tartışması 05 Mayıs 2023 | 246 Okunma Dün bu yazıyı yazarken... 01 Mayıs 2023 | 160 Okunma Mea Culpa 28 Nisan 2023 | 150 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar