Yarın artık bugündür
Tek kanallı yılların son döneminde, Atilla İlhan’ın bir eserinden TV’ye uyarlanan bir dizi vardı: “Yarın artık Bugündür”. Konusu İstanbullu genç ve sosyetik bir doktor adayının zorunlu hizmetini...
Tek kanallı yılların son döneminde, Atilla İlhan’ın bir eserinden TV’ye uyarlanan bir dizi vardı: “Yarın artık Bugündür”. Konusu İstanbullu genç ve sosyetik bir doktor adayının zorunlu hizmetini tamamlamak için bir kasabaya gitmesi, geldiği yer ile gittiği yer arasındaki farklılıkların iç dünyasında yarattığı çatışmalar üzerine idi. Bugün maksadım size bu diziden bahsetmek değil; ünlü şairimiz Atilla İlhan’a bir selam vermeden geçmek istemedim. Bizim için şimdilik dizinin adındaki subliminal mesaj daha önemli.
Bu toprakların insanları olarak genelde gözümüzle görmediğimiz ve bize dokunmayan şeyleri pek umursamayız. Bir aksaklığın bizim ilgi alanımıza girmesi ancak bizi direkt etkilemesi ile mümkün ama bu bile çoğu kez bizde bir aydınlanmaya vesile ol(a)mıyor. Kaba deyimle tekrar düze çıktığımızda anında unutuveriyoruz.
99 Depremi üzerine arşivlerimizde “Türkiye’nin artık eski Türkiye olmayacağı” üzerine yazılmış binlerce köşe yazısı ve program var ve şimdi yine böyle bir hissiyat var bazılarımızda.
Bu hissiyatın temel dayanağı şu idi; deprem Türkiye’nin ekonomik olarak en gelişmiş ve eğitimli bölgesini etkilediği için toplum buna çok hızlı tepki verecek…...