Suç temalı realiti şovlar neden rağbet görüyor?/1

Başlıkta soruya cevap ararken, rağbet gösterenleri, ekran başındakiler ve stüdyodakiler olarak  ayırmak gerekiyor. Ekran başındakiler; senaristlerin elinde can çekişen, gerçek hayatın uzağında...

Başlıkta soruya cevap ararken, rağbet gösterenleri, ekran başındakiler ve stüdyodakiler olarak  ayırmak gerekiyor. Ekran başındakiler; senaristlerin elinde can çekişen, gerçek hayatın uzağında başlayıp gittikçe uzaklaşan dizilerden kaçış noktası olarak realiti şovlara sığınıyor. Gerçek insanların gerçek hikayesine, gerçek tepkilerine şahit olmak için. Kurmacalar, pembe dizi kıvamını aşamazken; cinayet ve kayıp vakaları “kaderin hikayesi” olarak kabul görüyor. Stüdyoda, kameralar karşısında bir vakanın dosyası açıldığında, olayla alakalı alakasız her türlü konu konuşuluyor. Kişilerin (özel)hayat hikayelerine dair bu kadar detay ne dizilerde mevcut ne de romanlarda. Vahşice işlenen cinayetler, başlangıçta paralel evrende yaşanmış gibi takip edilirken; işin içine girildikçe aslında ne kadar kendine ya da tanıdığı insanlara benzediği tecrübe ediliyor ekran başındakiler tarafından.

Kayıp kişinin ya da katil zanlısının bulunması amacıyla stüdyoya gelenler ise bir umudun ipine sarılarak geliyorlar. Emniyet yetkililerine başvurulduğunda şahsın kayıp olarak kabul görmesi için en az 24 saat süre geçmesi gerekirken, televizyon kanalına kayıp başvurusu yapıldığında, yeni kayıpların bulunması haber alınması daha hızlı gerçekleştiğinden, bir kayıp daha bulundu alt yazısı/haberi program için etkisi yüksek bir PR çalışması olacağından hemen kabul görüyor. Polis 18 yaşından büyük kayıp vakalarında yetişkin olduğu gerekçesiyle daha yavaş hareket ederken; yetişkin kayıplarında olayın cinayete uzanma ihtimalinden şüphelenen programcılar daha hızlı hareket ediyor. Televizyon ekranında fotoğrafı görülen kişiyi mutlaka bir gören bir bilen çıktığı için ihbarlar peş peşe gelmeye başlıyor ve gerçekten de kısa sürede kayıp kişi ile bağlantıya geçiliyor.

Mağdur yakınlarında, faili meçhul cinayet vakaları mevzu bahis olduğunda resmi makamların dosyayı yeniden açmak, özel ekip kurmak için televizyon kanalında vakanın işlenmesini beklediği inancı hakim. Resmi makamlardan eli boş dönen anne babalar, canlı yayına kabul edildikleri anda katile adım adım yaklaştıklarına inanıyorlar.

Gerçeğin Peşinde peş peşe faili meçhul  dosyaları açmaya devam ediyor. İçlerinden birisi neticeye ulaştığında program adına çok güçlü bir PR olacak. Yıllardır aydınlatılamayan cinayet çözüldü, katil yakalandı anonsları ile haber sayısı artacak, seyircinin ilgisi programı reyting listesinde üst sıralara taşıyacak ve rekabet pastasına ortak olacak.

“1800’lü yıllarda Karındeşen Jack hadisesinde alevlenen isteri dalgası, polise duyulan güveni sıfır noktasına düşürdü. Polis katilleri yakalayamıyorsa, bunu bir başkasının yapması belki de bir danışman dedektifin yapması gerekiyordu. Edebiyattaki dedektifin ilk doğuşu, polise duyulan saygıdan kaynaklanmışsa, ikinci doğuşunun kaynağı korku ve güvensizlik, tek başına polis tarafından korunamama duygusudur.”*  

“Dedektif romanlarında, özel dedektifin resmi polis ve adaletin temsilcilerine kıyasla sağladığı avantaj, fazla özel şeyleri kendi inisiyatifinde dile getirmeme hakkını kullanabilmesidir. Bu durum onu, insanların kamu düzeni temsilcilerinden çok daha kolay sırlarını kendisine açabilecek bir kurum haline getirir.”* Benzer durum ekranlarda boy gösteren suç temalı realiti şovlarda yaşanmakta. Emniyet görevlilerine, savcıya anlatılmayan detaylar, verilmeyen ifadeler, yapılmayan itiraflar stüdyo mahkemesinde dile getirilmekte. Aileye dair sırlar havalarda uçuşmakta. Her yıl açıklanan en güvenilir ünlüler ligine girebilmek için ekranda görünür olmak yeterli. İlaveten programın önüne reyting rekorları kıran ibaresi eklendi mi seyircinin güveni kazanılmış demek.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Başkasının ölümü 11 Ocak 2018 | 270 Okunma Geleceğe ne kadar hazırız? 07 Ocak 2018 | 104 Okunma Zihin körleşmesi 21 Aralık 2017 | 190 Okunma Diziler yerli mi? Tartışılır ama yersiz uzun! 17 Aralık 2017 | 177 Okunma Hikâye açığı 14 Aralık 2017 | 163 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar