Sıkı duruşumuzdan ‘ödün vermeyelim’

Bu haftaki iki önemli veri, yüzde 5.1’lik ikinci çeyrek büyüme rakamı ve Merkez Bankası’nın faiz kararı oldu. Bu veriler birbiriyle yakından ilintili. Çünkü büyüme rakamı bir ülkenin potansiyeline...

Bu haftaki iki önemli veri, yüzde 5.1’lik ikinci çeyrek büyüme rakamı ve Merkez Bankası’nın faiz kararı oldu. Bu veriler birbiriyle yakından ilintili. Çünkü büyüme rakamı bir ülkenin potansiyeline göre ne noktada olduğunu gösteriyor. Para politikası da ülkeyi potansiyel büyüme seviyesine getirerek fiyat istikrarı sağlamayı amaçlıyor. Çünkü potansiyel büyüme oranı tanım gereği enflasyonist baskı yaratmayan büyüme oranını gösteriyor. Türkiye’de ise büyük resmi görüp ona göre bir değerlendirme yapmak biraz sıkıntılı. Neden mi?
Öncelikle Türkiye’de kur kaynaklı ciddi bir maliyet enflasyonu var. Ayrıca, yıllardır düşürülemeyen enflasyonun yarattığı yapışkan bir beklenti etkisi var. Bu ikisi yüzünden talep düşük bile olsa enflasyonist baskı oluşacağı için sıkı para politikası gerekiyor.

Enflasyonun ikinci boyutu ise talep boyutu. Bir ülkede büyüme rakamı potansiyelin üzerine çıkarsa talep kaynaklı enflasyonist baskı oluşur. Türkiye’deki enflasyonun ne kadarının talepten kaynaklandığını tespit edebilmek için öncelikle potansiyel büyümenin nerede olduğunu bilmemiz lazım.

Potansiyel nerede?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İki saat fazla çalış üstün yetenekliyle yarış 19 Nisan 2019 | 404 Okunma Tarp tecrübesi ne gösteriyor? 11 Nisan 2019 | 190 Okunma Enflasyonda yön ne tarafa? 05 Nisan 2019 | 204 Okunma Bildik yoldan şaşmamak gerek 29 Mart 2019 | 157 Okunma Fed güvercin duruşunu teyit etti 22 Mart 2019 | 223 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar