Türkiye'nin Suudi Başkonsolosu tutuklama ve yargılama yetkisi var...

WASHINGTON Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdikten sonra ortadan kaybolması karşısında, cinayete kurban gittiğine kanaat getirildiği...

WASHINGTON Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdikten sonra ortadan kaybolması karşısında, cinayete kurban gittiğine kanaat getirildiği takdirde, Türkiye’nin devletler hukuku çerçevesinde atabileceği bir dizi kritik adım bulunuyor.

Kaşıkçı’nın başkonsolosluk binasının içinde öldürüldüğü yolunda kuvvetli suç şüphesinin bulunması durumunda, uluslararası hukuk, Türk makamlarına İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu görevlilerini gözaltına alma, sorgulama, tutuklama ve yargılama yetkisi tanıyor.

Suudi gazetecinin öldürülmüş olması ihtimalinin uluslararası hukuk açısından yarattığı durumu şu şekilde özetleyebiliriz:


BÜYÜKELÇİLİK VE KONSOLOSLUKLARIN STATÜSÜ FARKLI
Büyükelçilik gibi ‘diplomatik misyon’ statüsündeki temsilciliklerde görev yapan diplomatların yararlandıkları dokunulmazlıklarla, ‘konsolosluk’ statüsündeki temsilciliklerde çalışan görevlilerin dokunulmazlıkları arasında kategorik farklılıklar bulunuyor.

Diplomatik misyonların ve burada görevli diplomatik kadronun çalışma esasları ve dokunulmazlıkları 1961 tarihli ‘Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi’nde düzenleniyor. Konsolosluk görevlilerinin durumu ise 1963 tarihli ‘Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nde ele alınıyor.


BÜYÜKELÇİLİKLERE MUTLAK DOKUNULMAZLIK
1961 tarihli diplomatik ilişkilere dair sözleşme, 29’uncu maddesinde “Diplomatik ajanın şahsi dokunulmazlığı vardır. Hiçbir şekilde tutuklanamaz veya gözaltına alınamaz” hükmünü getiriyor. Bir sonraki 30’uncu madde, “Bir diplomatik ajanın özel konutu misyon binaları gibi aynı dokunulmazlık ve korumadan yararlanır” diyor.

Ayrıca, 31’inci madde “Diplomatik ajan, kabul eden Devletin cezai yargısından bağışıktır” hükmünü tam bir kesinlik içinde ifade ederek mutlak bir dokunulma...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
31 MART YEREL SEÇİM ANALİZİ (7)... CHP’nin Ege’deki rüzgârı İzmir’de hız kesince 24 Nisan 2024 | 449 Okunma Yerel seçim analizi (6) DEM Parti’nin İstanbul’da yaşadığı sert düşüşün arkasındaki dinamikler 23 Nisan 2024 | 346 Okunma 31 Mart Yerel Seçimi analizi (5) Güneydoğu’daki seçim sonuçları bize ne anlatıyor? 18 Nisan 2024 | 1.133 Okunma 31 MART YEREL SEÇİMİ ANALİZİ (4) Katılım oranı düşüklüğünün gerisindeki dikkat çekici yönelişler 17 Nisan 2024 | 736 Okunma 31 Mart yerel seçimi analizi (3) İl genel meclisleri ile merkez ilçe belediyeleri arasındaki güç dengesine bakınca... 13 Nisan 2024 | 598 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar