İstanbul Sözleşmesi ile gelenekler çatışınca

Sözleşme’den çekilmesiyle birlikte, Türkiye’nin burada bir bölümünü aktardığımız hükümleri hayata geçirme yükümlülüğü de ortadan kalkmış olacaktır

Avrupa Konseyi’nin “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesine Dair” 2011 tarihli sözleşmesinin kısaca “İstanbul Sözleşmesi” diye anılması, ilk kez bu kentimizde imzaya açılmasının bir sonucu.

Gelgelelim, Türkiye’nin bu sözleşmeyle özel bağlantısı yalnızca imza mekânıyla sınırlı değil. Türkiye, aynı zamanda bu belgenin ortaya çıkmasını tetikleyen bir hak ihlaline de sahne olan ülke.

İlginçtir ki, İstanbul Sözleşmesi’ne giden sürecin başlangıcında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 2009 yılında verdiği ünlü “Nahide Opuz/Türkiye” kararı yatıyor.

Bu ihlal kararına neden olan dosyanın uzun bir öyküsü var. Bu öykü, Diyarbakır’da yaşayan Nahide Opuz’un....

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
31 MART YEREL SEÇİMİ ANALİZİ (4) Katılım oranı düşüklüğünün gerisindeki dikkat çekici yönelişler 17 Nisan 2024 | 58 Okunma 31 Mart yerel seçimi analizi (3) İl genel meclisleri ile merkez ilçe belediyeleri arasındaki güç dengesine bakınca... 13 Nisan 2024 | 587 Okunma 31 Mart Yerel Seçimi analizi (2) 51 ilde ‘il genel meclisi’ sonuçlarında tablo büyükşehirlerden biraz farklı 12 Nisan 2024 | 444 Okunma 31 Mart seçimleri analizi (1) CHP VE AK Parti’nin gerçek oy miktarlarını nasıl okumalıyız 11 Nisan 2024 | 600 Okunma Dışişleri Bakanı Fidan’ın seçim sahalarındaki profili 06 Nisan 2024 | 454 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar