İkinci yıldönümünde Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin muhasebesi

Hürriyet yazarı Sedat Ergin bu hafta 'İkinci yıldönümünde Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin muhasebesi' başlıklı yazısını kaleme aldı.

Yarın Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ikinci yıldönümü.

Rusya, bundan iki yıl önce NATO tarafından kuşatıldığı iddiasıyla ve kendisine göre bir dizi tarih tezi ortaya atarak Birleşmiş Milletler üyesi egemen bir ülkenin toprak bütünlüğüne tecavüz etmiştir.

Üstelik, bu komşusuna dönük ilk işgal eylemi değildi Rusya’nın. Daha önce, 2014 yılında Ukrayna toprağı olan Kırım’ı işgal ve ardından ilhak etmişti. Ukrayna’nın BM tarafından tanınan meşru sınırlarını esas aldığımızda, 2014’te ilhak edilen bölgeler de dahil olmak üzere bu ülkenin topraklarının yaklaşık yüzde 18’i bugün bütün uluslararası kurallara aykırı bir şekilde Rusya’nın fiili işgali altında bulunmaktadır.

Savaşların gerçek maliyetini toprak parçalarından önce insan hayatları üzerinden ölçmek durumundayız. Birbirini tutmayan pek çok rakam bulunmakla birlikte, her iki taraftan da on binlerce kayıp verildiğini söylemek hata olmaz. Batılı kaynaklarda Ukrayna tarafındaki asker kayıplarını 70 binin, Rusya tarafında ise 100 binin üzerine çıkaran tahminlere rastlamak mümkün. Sivil kayıplar, yaralılar bu rakamların dışındadır.

Rusya lideri Vladimir Putin savaşı tercih etmeseydi, bu insanlar bugün toprağın altında değil, yaşıyor olacaklardı.

Ama bir bu kadar düşündürücü olan, BM rakamlarına göre çoğunluğu kadınlar ve çocuklar olmak üzere 6 milyon kadar Ukraynalının Rusya’nın işgali nedeniyle birçok Avrupa ülkesine mülteci olarak sığınmak durumunda kalmasıdır. Avrupa, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ölçek olarak en büyük mülteci krizine sahne oluyor.

*

Putin’in Ukrayna’yı işgal ederken her bakımdan vahim muhakeme hataları yaptığı ortadadır. Öncelikle, savaşın daha hemen başında başkent Kiev’i şiddetli bir askeri darbeyle vurarak Ukrayna’yı kalbinden çökertme stratejisi fiyaskoyla sonuçlanmıştır.

Özellikle ilk dönemde Rus askeri konvoylarının Kiev’e doğru ilerlerken Ukrayna ordusunun etkileyici direnciyle karşılaşıp uğradığı kayıplar, bu ülkenin askeri alandaki büyüklük iddiasının üzerine de ciddi bir gölge düşürmüştür.

Rusya, zamanla askeri üstünlüğüne dayanarak, ağır bir tempoda olmakla birlikte sahada bazı önemli kazanımlar sağlamıştır. Ancak aradan iki yıl geçmiş olmasına karşılık, uğradığı büyük kayıplar bir tarafa, Ukrayna’yı bir zafer ilan edebileceği genişlikte ele geçirme, Kiev’deki seçilmiş, meşru hükümete diz çöktürme hedeflerine ulaşamamıştır.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu kez Barış Harekâtı’nın hava cephesine katılan pilotlar anlatıyor 27 Temmuz 2024 | 13 Okunma ABD Kongresi Netanyahu’yu ayakta alkışlayarak aşağı düşerken 26 Temmuz 2024 | 167 Okunma Avrupa cephesinde Kıbrıs konusunda bir günah çıkarma makalesi 25 Temmuz 2024 | 277 Okunma Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50’nci yıldönümünde şekillenen bir ulusal mutabakat 24 Temmuz 2024 | 1.360 Okunma Kıbrıs Barış Harekâtı’nda yarım yüzyılın muhasebesi 20 Temmuz 2024 | 171 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar