Genelkurmay çatı davası kararının ardından

15 Temmuz darbe girişiminin üçüncü yıldönümü yaklaşırken, bu kalkışmayla ilgili en kritik kovuşturmalardan biri olan Genelkurmay çatı davasındaki kararın geçen 20 Haziran’da açıklanmasıyla birlikte darbe davalarındaki en önemli dönemeçlerden biri geride bırakıldı.

Bu dava, 15 Temmuz gecesi darbe girişiminin Genelkurmay Karargâhı cephesini konu alıyordu. Karargâhın darbeciler tarafından basılması, başta Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak olmak üzere bir grup komutanın Akıncı Üssü’ne zorla götürülmesi, karargâhta yaşanan silahlı çatışmalar gibi hadiseler bu davanın en çarpıcı başlıklarıydı.

Davanın önemli bir diğer yönü, darbe girişiminin FETÖ’nün asker kanadındaki kurmay heyeti ‘yurtta sulh konseyi’nin üyesi olduğu öne sürülen 38 sanığın hepsinin de çatı davasının kapsamına alınmış olmasıydı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türkiye’nin tehdit değerlendirmeleri ve İsrail meselesi 12 Ekim 2024 | 232 Okunma Bir ulusal güvenlik tehdidi olarak ‘vadedilmiş topraklar’ meselesi 11 Ekim 2024 | 318 Okunma ‘Vadedilmiş topraklar’ tartışmasının öncesi de var 10 Ekim 2024 | 884 Okunma 7 Ekim’in birinci yıldönümüne bakarken 09 Ekim 2024 | 197 Okunma Güneri Cıvaoğlu’nun ardından kanserle de zarafetle mücadele etti 05 Ekim 2024 | 473 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar