Hugo Boss'u nasıl okudum?

Hugo Boss’un İzmir Serbest Bölgesi'ndeki tesislerini daha önce de gezmiştim. O zaman fabrika kapalı alanın büyüklüğü, kalabalık çalışanlar, işin mekanikleri dikkatimi çekmişti.Tesisin...

Hugo Boss’un İzmir Serbest Bölgesi'ndeki tesislerini daha önce de gezmiştim. O zaman fabrika kapalı alanın büyüklüğü, kalabalık çalışanlar, işin mekanikleri dikkatimi çekmişti.Tesisin yarattığı istihdam ilgi alanımızdaydı; bugün bulunduğu konumun ve arayışların temel kavramlarının hiç biri zihin dünyamızın ilgi menzilinde değildi.

Joachim Hensch, Nurgül Şahin Bengi, Döndü Ünal Haktar, Sarper Arslan ve Naim Kutlu ve diğer çalışanların içten, heyecanlı anlatımları için koca bir gün yeterli olmadı. Daha derinden inceleme yapmak için, geniş zaman harcamak; gelişmeleri, yazmanın namusu olan “fikr-i takip”ilkesiyle izlemek gerekiyor.

Hugo Boss yöneticilerinin “farkında olduklarını” düşündüğüm gerçeklikleri birkaç başlıkta toparlamak istiyorum: Birincisi, dijital teknolojinin “sınırsız bağlantı olanaklarının” yarattığı yeni ekonomi ve yeni değer sisteminin nereye gittiğini kavramışlar. Bu yeni teknolojinin değer üretiminde yarattığı yapılanmaların “izleyicisi” olma yerine “öncüsü” olma tercihini zihinlerinde netleştirmişler. Gözlediğimiz gelişme, ülkemiz hazır giyim üretiminde olumlu atılımın ilk basamağını oluşturacak, ciddi bir fırsat yaratacak potansiyellere sahip.

İkincisi “sınırsız iletişim potansiyelinin” yeni değer yaratmadaki fırsatları. Herhangi bir elektronik araçla ulaşılan her yerdeki üreticilerin “potansiyel rakip”, tüketicelerin de “potansiyel müşteriye” dönüştükleri bir zamandan geçiyoruz. İletişim, üretim sisteminde “bireyin öznel ihtiyaçlarını” öne çıkarıyor. Milyonlarca insan, milyonlarca zevke göre çeşitlenen bir üretim sürecine hazırlıklı olmak, önce zihinde hazırlık gerektiriyor; Hugo Boss’da anlatılanların tam da bu eğilime yanıt aradığı kanısına ulaştım.

Üçüncüsü iş süreçlerinin bütün aşamalarında; değer yaratma zincirinin bütün halkalarında “eşzamanlı gözetim ve denetimin” yarattığı kalite, performans ve verimlilik için tesis yöneticilerinin ve çalışanlarının geldiği bilinç düzeyiydi: Dünyada olup bitenler izleniyor; tesisin kendi olanak ve kısıtları nesnel biçimde değerlendiriliyor; orta ve uzun dönemli geleceği güven altına almak için dinamik bir yol haritasına sahip olmanın anlamı derinliğine kavranmaya çalışılıyor.

Son çözümlemede, “vakit ve nakit kazancı” sağlayan adımlar bilinçle atılıyor: Sözleşmeleri, işlemleri ve kayıtları daha üst değerler üretmek için izleme konusunda ortak anlayış, ortak dil ve ortak iddia, emek-yoğun alanlardan biri olan hazır giyim sektöründe gelecek için ciddi umutlar yaratan adımların atılmasını görmek insanı sevindiriyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Doğu Karadeniz Havzası turizmi nasıl planlanmalı? 27 Eylül 2018 | 244 Okunma Ali Gevgilili entelektüel korkaklardan değildi 20 Eylül 2018 | 97 Okunma Teslim olmayalım önlem alalım 13 Eylül 2018 | 105 Okunma Ordulular “istikrar” ve “sağlam gelecek” arıyor 06 Eylül 2018 | 153 Okunma Bu noktadan sonra ne yapmalıyız? 30 Ağustos 2018 | 129 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar