Bugün ne yaptın?

Hz. Ömer (r.a.)’a atfedilen bir soru: “Bugün Allah için ne yaptın?”Acaba bu sözden ne anlamalıyız? İnsanın Allah için yapması gereken şey ne olabilir?İbadetlerin edası Hz. Ömer’in anlatmak...

Hz. Ömer (r.a.)’a atfedilen bir soru: “Bugün Allah için ne yaptın?”

Acaba bu sözden ne anlamalıyız? İnsanın Allah için yapması gereken şey ne olabilir?

İbadetlerin edası Hz. Ömer’in anlatmak istediği husus olabilir mi? Kuşkusuz, ibadetlerin yerine getirilmesinde Allah’ın rızası ibadetin sıhhat şartları arasındadır. İbadet, son tahlilde, kulun kendisi (kendi menfaati) içindir. Allah, kulundan ibadetini yerine getirmesini isterken kendisi (kendi çıkarı) için değil, fakat yerine getirmesinde kul için fayda umulan bir edimi gözetmiş olmaktadır. Öyleyse “Bugün Allah için ne yaptın?” sorusunun cevabını “ibadet ettim” diyerek vermek imkân dâhilinde görünmüyor.

Öyleyse yapmam gereken şeyi, zaten bir yükümlülük olarak yapma mecburiyetinde olduğum edimden ayırmam gerekiyor. Bu, üzerime “farz” olmayan, ancak yerine getirdiğim takdirde Allah’ın rızasını istihsal etmeyi umabileceğim türden bir işlem, bir edim olmalıdır. Herhangi bir ibadetin Allah’ın rızası için olması, o ibadetin rükünleri arasında yer alır. Şimdi söylediğimiz davranış türündeyse Allah’ın rızası evleviyetle gözetilecektir, fakat ifa edilen edim kul üzerine mükellefiyet olarak yüklenmiş olmamalıdır. Aksi takdirde zaten bir görev yerine getirilmiş sayılır.

Görülüyor ki, Hz. Ömer’in sözü, bir bakışta sanılabileceğinden daha girift bir anlamı içermektedir. Burada, Allah için yapılan ibadetin bizatihi bir eylem ve dünyayı değiştirmeye matuf bir aksiyon olma değerini göz ardı ediyor değilim. Müslümanın, Müslümanca yaşayışının bir başına bir tebliğ değeri taşıdığını kabul ediyorum ve bu yönüyle de onun aynı zamanda bir “eylem” sayılabileceğini düşünüyorum. Fakat Hz. Ömer’in kastının bu durumu aştığını tasavvur edebiliriz. Çünkü ibadet insanın fazladan ifa ettiği bir eylem değildir, değindiğimiz gibi, zaten yerine getirilmesi gerekli olan bir eylem biçimidir.

Acaba Müslüman olmak beni, benim dünyaya bakışımı, benim davranış biçimimi değiştirdiği gibi, benim de dünyayı değiştirmemi mi istiyor? Öyleyse dünyayı Müslümanca değiştirmenin veya dönüştürmenin içeriği ne olabilir? Bunların, cevabı kolay alınabilecek sorular olmadığını biliyorum. Ama bu soruların cevapsız ve kısır sorularolmadığı da aşikârdır.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Rasim Özdenören 26 Nisan 2021 | 287 Okunma İnsan: Hakim mi hami mi? 22 Nisan 2021 | 255 Okunma İnsan: Yaratılanın en şereflisi 18 Nisan 2021 | 277 Okunma Nefs, irade, oruç ve insan 15 Nisan 2021 | 258 Okunma Camdan kapalı oda 11 Nisan 2021 | 239 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar