Laiklik ne değildir

CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Doç.Dr. Yunus Emre “CHP, devamlılık ve değişim” alt başlıklı Kökler (Tekin Yayınları, 2019) adlı bir kitap yayımladı. Kitabı...

CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Doç.Dr. Yunus Emre “CHP, devamlılık ve değişim” alt başlıklı Kökler (Tekin Yayınları, 2019) adlı bir kitap yayımladı. Kitabı CHP’nin çağdaşlaşma projesine katkıda bulunmak amacıyla yazmış. Ancak bazı temel ve evrensel kavramla ilgili yaptığı tanımlar çok öznel. Örneğin: “Laiklik yalnızca din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması demek değildir. Laiklik, bir mezhebin, bir cemaatin diğerinden üstün olmaması demektir” (s.37) diye bir tanım yapıyor. Çok şaşırtıcı! Demek ki laiklik Cumhuriyet ve devrimlerinin yeminli düşmanı mezhepler, cemaatler ve tarikatlara karşı eşit mesafede duracakmış, hakemlik yapmayacakmış. Çok tuhaf!

***

Laikliğin gerçek anlamını kapsayan ve içeren en iyi tanımı Atatürk yapmıştır. Bu tanımı, Doğu Perinçek’in derlediği Atatürk, Din ve Laiklik Üzerine (Kaynak Yayınları, 1997) adlı kitapta buluruz: “Atatürk’ün El Yazısıyla CHP Kongresi İçin Program Taslağı”nda... Şöyle der: “Devletin esas kuramı: Türkiye; ulusaltcı, halkçı, devletçi, dışdinseltçi ve devrimci bir cumhuriyettir.” (s.243)
“Dışdinseltçi” (dindışılık) sözcüğünü “laiklik” yerine kullanıyor ki çok doğrudur. Ancak “dindışı olmak” yanlış anlaşılacağı ve çok iyi bir Türkçe karşılığı bulunamadığı için, çaresiz, laiklik sözcüğü kullanılmaya başlanmış. Laik(lik), devletin kuruluş ilkelerinde ve devlet kurumlarında dinsel ilke (şeriat) ve görüşlerin yer almaması anlamına geliyor. Yani: Anayasada, yasalarda, eğitim ve öğretimde, adliyede, askeriyede, sağlıkta... Bu dünyaya ait işlerde dinin buyruk ve kurallarına yer verilmiyor. Eskiler ve Araplar hem dindışı hem dinsiz anlamına gelen “ladini” sözcüğünü kullanır ki tehlikeli bir sözcüktür. Çünkü laikliğin dinsizlik gibi bir anlamı yoktur. Azeriler “dünyevilik” diyor ki bu çok doğrudur.

***

Türkiye Cumhuriyeti’nin tanım gereği herhangi bir dini yoktur ama sarayda kimi toplantılar Kuran tilavetiyle açılmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti’nde devlet kurumlarının tamamı laiktir, dindışıdır ama kendini laik devleti yıkmaya adamış Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yıllık bütçesi Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin çok üzerindedir. Ve laiklik, CHP’li Yunus Emre’nin tanımına göre, DİB’in bütçesinden beslenen tarikatlara eşit mesafede duracakmış; cemaatler arasında eşitlik sağlayacakmış. Bu nasıl iş! CHP’nin yeni programında böyle bir madde yer alacak olursa Atatürk kabrinden sıçrar. Laikliğin görevi devleti, toplumu ve bireyi dinin baskısına; yobaz ve tüccar din adamının şerrine; dinbaz siyasetçinin tacizine karşı korumaktır. Laiklik budur!

***

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sorumluluk 16 Nisan 2024 | 77 Okunma TBMM başkanı ve 1921 Teşkilat-ı Esasiye Kanunu 14 Nisan 2024 | 108 Okunma Sanki düşman işgali 12 Nisan 2024 | 181 Okunma Şeriat mahkemelerinin kaldırılması 09 Nisan 2024 | 82 Okunma İster anla ister anlama 07 Nisan 2024 | 156 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar