Özürlü olanın imam olamaması
Özürleri birbirine benzeyenler birbirlerine ve bir özürlü olan, iki özürlü olana imam olabilir. Sual: Bir yerinden devamlı kan veya benzeri akıntı gelen özürlü bir kimse, sağlam olanlara imam olabilir mi?Cevap:...
Özürleri birbirine benzeyenler birbirlerine ve bir özürlü olan, iki özürlü olana imam olabilir.
Sual: Bir yerinden devamlı kan veya benzeri akıntı gelen özürlü bir kimse, sağlam olanlara imam olabilir mi?
Cevap: Özrü olan, özrü olmayanlara imam olamaz. Özür, bir yerinden durmadan kan akmak, yel kaçırmak, idrar kaçırmak, te ve fe harflerini tekrarlayarak okumak, sin harfini se, ra harfini gayn okumak, abdestsiz veya dirhemden fazla necasetli olmak ve avret mahalli açık olmaktır. Gözü ağrıyan, gözyaşı kesilmezse, özür sahibi olur. Kulaktan, göbekten, burundan, memeden ağrı ile çıkan her sıvı da, devamlı akarsa, özür sahibi olur. Adı geçen yerlerden ve yaradan çıbandan çıkan kan, irin ve sarı su, ağrı ile olmasa da, böyledir.
Özürleri birbirine benzeyenler birbirlerine ve bir özürlü olan, iki özürlü olana imam olabilir. Maliki ve Şafii mezhebinde, özürlü olan, özürsüz olana imam olabilir. Yara üstündeki merheme, sargıya mesh eden ve kaplama veya dolgu dişi olduğu için, Maliki ve Şafii mezhebini taklid edenler özürlü sayılmaz.
***
Sual: Bir kimse, zekâtını, kendi çocuklarına, torunlarına, anne ve babasına verebilir mi?
Cevap: Anaya, babaya, dedelerin, ninelerin hiçbirine, kendi çocuklarına ve torunlara zekât verilmez. Bunlara, sadaka-i fıtır, adak ve kefaret gibi vacib olan sadakalar da verilmez. Fakir iseler, nafile sadaka verilebilir.