Adaletle ihsanı karıştırmamalıdır
Allahü teâlâ kimseye ihsan yapmaya mecbur değildir. İhsan yapmamak zulüm olmaz. Sual: Müslüman çocukları, ana, babasından görerek, öğrenerek Müslüman oluyor. Kâfir çocukları ise, kâfir...
Allahü teâlâ kimseye ihsan yapmaya mecbur değildir. İhsan yapmamak zulüm olmaz.
Sual: Müslüman çocukları, ana, babasından görerek, öğrenerek Müslüman oluyor. Kâfir çocukları ise, kâfir olarak yetiştirilip, Müslümanlıktan mahrum ediliyor. Böyle yetişenlerin Cehenneme gitmesi haksızlık olmaz mı?
Cevap: Bu konuda, Seyyit Abdülhakîm Arvâsî hazretleri buyuruyor ki:
“Adalet ile ihsanı karıştırmamalıdır. Allahü teâlâ, her memlekette yetişen kulları için, adaleti fazlası ile yapmıştır. Akıl ve baliğ olmadan ölen kâfir çocuklarını Cehenneme sokmayacaktır. Akıl ve baliğ olduktan sonra, Muhammed aleyhisselamın dinini duymadan ölen kâfirlere de azap yapmayacaktır. Bunlar, İslâm dinini, Cenneti, Cehennemi işittikten sonra, merak etmez, öğrenmezse, inat edip inanmazsa, o zaman azap göreceklerdir. Akıl ve baliğ olanlar, ana babanın, muhitin yapmış oldukları eski tesirlerin altında kalmaz. Eğer kalsaydı, İslâm memleketlerinde, İslâm terbiyesi altında yetişen yüz binlerle Müslüman evladı, İslâm düşmanlarının yalanlarına, aldanmaz, dinsiz hatta din düşmanı olmazdı. Bunlar, akıl ve baliğ olduktan, hatta, hoca, hafız olduktan sonra, dinden çıkmakta, din düşmanı olmaktadırlar. Anasına, babasına, komşularına ve akrabasına, yobaz, gerici diyerek alay etmektedirler. Bu pek acı misaller, ana baba terbiyesinin tesirinin devamlı olmadığını açıkça göstermektedir. Bunun içindir ki, bugün dinden çıkmak, bütün dünyayı saran bir afet, feci bir akıntı hâlindedir.