Kötü bir alışkanlık: Hap yutmak

Hürriyet yazarı Osman Müftüoğlu bu hafta 'Kötü bir alışkanlık: Hap yutmak' başlıklı yazısını kaleme aldı.

Daha önce de altını ısrarla çizdiğim kötü bir alışkanlığımız var: İlaç içmeye -maalesef çoğumuz- adeta bayılıyoruz!

Doktoruna neredeyse zorla ilaç yazdırmaya çalışan, bir eczaneye girdiğinde şekerci dükkânına girmiş bir çocuk gibi gözleri parlayan pek çok insanımız var. Annelerin çocuklarına faydalı olacağını düşündükleri gıdaları yedirirken “İlaç niyetine yavrum!” dedikleri başka ülke var mıdır acaba? Hiç sanmıyorum. Özetle yerli yersiz her sağlık sorunumuzda çözüm için hemen ve hiç düşünmeden ilaçlara sarılıyoruz. Başımız ağrıdığında çıkıp bir parkta dolaşmak, biraz temiz hava alıp rahatlamak yerine hemen bir ağrı kesici yutuyoruz. Bırakın ağrı kesicilerini, mide haplarını, gaz ilaçlarını, bir antidepresana başlamak için bile uzman doktor tavsiyesine değil komşu tavsiyesine uyabiliyoruz. Peki, doğru mu yapıyoruz? Kesinlikle hayır! Neden mi? Hazırsanız buyurun...

UNUTMAYIN
HAP YUTARKEN HAPI YUTMAYIN

Sohbet ettiğim her ortamda fırsat buldukça ilaçların da birer kimyasal olduklarını, neredeyse tamamına yakınının yapay moleküllerden üretildiklerini anlatmaya çalışırım. Bana göre her ilaç adeta iki ucu keskin bir bıçaktır. Her ilacın faydaları kadar -her kimyasal madde gibi- toksik ve zararlı muhtemel etkileri de vardır. Diğer taraftan kimine iyi gelen ilaç bir başkasında ciddi bedensel ya da ruhsal tahribatlara da yol açmaktadır. Son yıllarda karşılaştığımız çoğu karaciğer ve böbrek hastalıkların arka planında da gereksiz ve yanlış ilaçların yaptığı hasarlar olduğunun altını bir kez daha çizmek isterim. Kısacası ilaçlar doğru kullanıldıklarında hayat kurtarırken gelişi güzel, gereksiz ve bilinçsiz kullanıldıklarında ciddi birer sağlık tehdidi haline de dönüşebilirler. Lütfen, gıda takviyeleri (vitaminler vb.) dahil hiçbir ilacı doktorunuza sormadan yutmayı (!) düşünmeyiniz. Hap yutarken hapı yutabileceğinizi aklınızdan çıkarmayınız.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yeni yaşınız kutlu olsun... Epigenetik yaş 25 Nisan 2024 | 467 Okunma Epigenetik besinlerde ilk 10 22 Nisan 2024 | 439 Okunma Beslenmede yeni bir çağ başlıyor 20 Nisan 2024 | 520 Okunma Yeni bir iyi hayat sırrı: Sinaptik plastisite 18 Nisan 2024 | 534 Okunma Hangi vitamin daha değerli 15 Nisan 2024 | 729 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar