Her probiyotik herkese uymaz

Probiyotik takviyeler son yılların en gözde besin destekleri. Tıpkı omega-3, B12, D vitamini takviyeleri gibi bunlara da müthiş bir rağbet var. Peki, doğru mu yapıyoruz? Yanıtım “havet”! Yani hem hayır, hem...

Probiyotik takviyeler son yılların en gözde besin destekleri. Tıpkı omega-3, B12, D vitamini takviyeleri gibi bunlara da müthiş bir rağbet var. Peki, doğru mu yapıyoruz?

Yanıtım “havet”! Yani hem hayır, hem evet.
Hayır, çünkü probiyotik kazanımının en uygun yolu onları doğal besinlerle bağırsaklara yerleştirmek, mayalı gıdalara, turşulara, ev yapımı yoğurtlara, kaliteli peynirlere, şalgama, bozaya biraz daha ağırlık vermek.
Evet, çünkü bu her zaman mümkün olabilen bir şey değil, böyle durumlarda da probiyotik takviyesi almaktan başka bir seçenek kalmıyor.
Ayrıca şunu da bilelim: Probiyotikleri sadece hastalık önleyici olarak düşünmememiz lazım. Bazı probiyotikler, bazı sağlık sorunlarında adeta ilaçlar kadar etkili olabiliyor.
Mühim bir ayrıntı da şu: Her probiyotik herkese uymuyor. Her probiyotik aynı sorunları çözmüyor. Bir sorun için işe yarayan herhangi bir probiyotik bir başka sorunda hiçbir fayda sağlayamayabiliyor.
Kısacası probiyotik desteği almak da biraz bilgilenmeyi gerektiriyor.
İsterseniz sözü daha fazla uzatmayalım ve şimdilik aşağıdaki sekiz maddelik probiyotik kullanma rehberini devreye sokalım.

Kısa bir probiyotik kullanma rehberi

1- İçinde neler var? Kullandığınız probiyotik desteğinin içinde hangi bakteri veya bakteriler karışımı var bilmeniz lazım. Nedeni şu: Bazı probiyotikler ishalseniz kabız, bazıları ise kabızsanız ishal yapabiliyor. Bazı probiyotikler bağışıklığa iyi gelirken bazıları da gaz sorununa çözüm üretiyor. Yani farklı probiyotik bakterilerin farklı marifetleri olabiliyor.
2- Gücü ne? Bu da mühim bir ayrıntı. Probiyotik bir desteğin gücü koloni oluşturan birimlerin (CFU) sayısı ile ölçülüyor. CFU değeri arttıkça (yani doz yükseldikçe) daha iyi sonuçlar alınıyor. Ama bazı probiyotiklerde 1-2 milyon CFU ile de netice alınabilirken bazılarında aynı netice için 20-30 milyon CFU gerekebiliyor. Şu da önemli: CFU değeri arttıkça probiyotiğin fiyatı da artıyor.
3- Kabızlık sorunu olanların ve kabızlığın ön planda olduğu spastik kolon sendromundan yakınanların B.Lactis, B. Longum, L. Asidoflus, L. Reuteri, L. Plantarum ve kombinasyonlarından oluşan probiyotikleri tercih etmeleri tavsiye ediliyor.
4- İshal sorununa çözüm arayanların ise S. Boulardii, Saccoromyces ve bifidobakterileri tercih etmeleri öneriliyor.
5- Gaz, şişkinlik ve karın ağrısı ile karakterli spastik kolon sendromu (IBS) problemi olanların L. Plantarum, bifidobakteri, S. Celevisiae ile laktobasil karışımlarından istifade etmeleri öneriliyor.
6- Kilo sorununa çare arayanların yine laktobasiller ile bifidobakterilerin karışımlarını tercih etmeleri öneriliyor.
7- Bağışıklık
gücünü artırmak amacıyla probiyotiklerden faydalananların LGG, L. Gasseri, L. Crispatus ve B. Bifidon, B. Longum içerikli probiyotikleri tercih etmeleri öneriliyor.
8- Sadece genel sağlık yararı amacıyla probiyotik kullanmak istiyorum diyorsanız 4-8 hafta süre ile B. Bifidon takviyesi almanız yeterli.

Zayıflamak istiyorsanız prevotellalarınızı artırın

Bağırsaktaki faydalı bakteri yükü yani probiyotik bakteri gücü kilo dengesini de ciddi biçimde etkiliyor. Bağırsak mikrobiyotasında prevotella grubu probiyotikler çoğaldıkça kilo dengesini korumak kolaylaşıyor.
Bu nedenle artan bel çevresini küçültmek isteyenlerin daha fazla prevotellaya sahip olmanın yollarını bilmelerinde fayda var.
Diğer taraftan mikrobiyotadaki bakteriodes miktarının düşmesi de mühim bir ayrıntı.
Kısacası prevotella/bakteriodes oranını olabildiğince yükseltmekte fayda var.
Bunun yolu öncelikle lif/posa ağırlığı yüksek bir beslenme planı oluşturmaktan geçiyor.
Bitki temelli diyetler prevotella oranını artırırken hayvansal gıdaların çoğaldığı beslenme planları tersini yapıyor.
Prevotellaları artırmak için tavsiye edilen besinler şunlar: Sebzeler, kepekli tahıllar (özellikle yulaf), baklagiller (fasulye, mercimek, bezelye), fındık, badem vb yağlı tohumlar, şeker oranı düşük meyveler.

Bağırsaklar neden çok önemli?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şahdamarlarımız nasıl ve neden tıkanır 28 Mart 2024 | 1.261 Okunma Bahar geldi hoş geldi 25 Mart 2024 | 366 Okunma Mikroplastikleri damardan da almaya başlamışız 23 Mart 2024 | 303 Okunma Hastalanmadan yaşlanmak mümkün mü 21 Mart 2024 | 820 Okunma Gen tiyatrosuna hoş geldiniz 18 Mart 2024 | 295 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar