'KOBİ’lere en büyük destek alacaklarının zamanında ödenmesidir'

Dünkü yazımda KOBİ’lere destek konusunda “Nefes Kredisi"ni ele almıştım. Bir dostum KOBİ’lere en büyük desteğin, alacaklarını zamanında tahsilat edebilmeleri olduğunu belirterek, bu konuda AB’deki...

Dünkü yazımda KOBİ’lere destek konusunda “Nefes Kredisi"ni ele almıştım. Bir dostum KOBİ’lere en büyük desteğin, alacaklarını zamanında tahsilat edebilmeleri olduğunu belirterek, bu konuda AB’deki durumla bizdeki durumu karşılaştırdı. Tahsilat sorununa vade açısından düzenlenme getirilmesini önerdi.

KOBİ’lere destek konusunu dünkü yazımda ele alıp bu yılın “Nefes Kredisi” konusunu değerlendirirken bir orta boy şirket yöneticisi dostum, bir başka konuya dikkatimi çekti. “KOBİ’lerin alacaklarının zamanında ödenmesi, onlar için en önemli destektir. Bu konu unutulmamalıdır” dedi.

Sonra, söylediğine açıklık getirirken, “KOBİ’lerin alacakları güçlü firmalar, belediyeler ve kamu kurumlarınca zamanında ödenmeyerek, vadesi uzatılarak, ‘Ucuz kredi kaynağı’olarak kullanılıyor. KOBİ’ler zora düşerken, kendileri buna bağlı olarak daha az kredi kullanabiliyorlar” görüşünü ortaya koydu. KOBİ’lere en büyük desteğin “zamanında tahsilat” olduğunu belirterek, “Birçok ülkede bu konuda kanuni önlemler alınıyor, bizde de alınmalı”önerisini dile getirdi.

AB’den örnek verirken, AB’de geç ödeyenler Merkez Bankası faizlerine ek olarak günlük hesaplanması kaydıyla yüzde 8 ödeme yaparlar. Ayrıca fatura başına maktu bir para cezası uygulanır. Bu yasağa öncelikle devlet ve belediyeler uymak zorundadır, bilgisini verdi. Genel uygulamada, her türlü ödemenin 60 günde yapılması kuralı vardır. KOBİ’ler için ise en uzun vade 30 gün olarak saptanılmıştır. Kontrat ile dahi geç ödeme yapamazsınız. 2010 ve 2011’de yayınlanan iki düzenleme ile hayata geçen bu uygulama, tüm AB ülkelerinde 16 mart 2013 tarihinde milli kanunlar arasında kabul edilmiştir. Gerekçesi de özetle işsizlik, büyüme, gelişmeyi destekleme ve nakit sorunların giderilmesi olarak açıklanmıştır.

Bu konulara değinen dostum, KOBİ’lerin sermaye eksiklikleri ve finansal zorluğu, kendisinin küçük bir girişimci olarak işe başladığı dönemde yaşadığını belirterek, AB’de olduğu gibi “KOBİ’ler için ucuz kredi tahsis etmekten önemli olan, KOBİ alacaklarının zamanında tahsilatına destek olmaktır. Bununla ilgili düzenlemeler yapmaktır” önerisinde bulunuyor.

Nihat Ergün’ün bakanlığı sırasında Türk Ticaret Kanunu tartışmalarında konunun ele alındığını ve AB’de olduğu gibi ihaleler ve her türlü alımlarda KOBİ’lere ödemelerin 30 gün içersinde yapılması yönündeki hükün önce komisyonda 60 güne çıkarıldı ve ‘anlaşma ile bu vade uzatılabilir” denilerek sulandırıldı. KOBI’lerin zayıf dunumları nedeniyle kabule zorlandıkları bir vade yapısı ortaya çıktı. 1530 sayılı bu kanun çıktı. Ancak, Belediyeler ve kamu kuruluşları dışarda tutuldu.

Devlet. Belediyeler ve güçlü firmalar bunun sonucunda KOBİ’lere ödemelerinde vade uzatarak, KOBİ ödemelerini kredi gibi kullanma imkanı elde ettiler. Bu zamanında alacaklarını tahsil edemeyen KOBİ’lerin finansal zorluk yaşaması ve bir kısmının sistem dışına çıkması sonucunu getirdi.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Diyarbakır’dan TSO Başkanı Mehmet Kaya’dan bir kötü bir iyi haber 01 Ekim 2018 | 259 Okunma Müteahhitlerden “kamuya iş yapılamaz hale gelindi” uyarısı 28 Eylül 2018 | 308 Okunma “Aykırı ses olmadan doğru yol bulunmaz” yazımın okuruma hatırlattığı... 27 Eylül 2018 | 159 Okunma “Aykırı ses olmadan doğru yol bulunamaz” 26 Eylül 2018 | 245 Okunma Güven ve kriz... 25 Eylül 2018 | 139 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar