Erdoğan, Özal için ne der ki?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun atletli fotoğrafını hiç kullanmadığı Atatürk adını da kullanarak eleştirdi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün atletli fotoğraflarını Google'dan bakıp görebilir ama ben Erdoğan'a sık sık adını rahmetle andığı ve kendisine örnek aldığı merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın fotoğrafları hakkında da ne düşündüğünü öğrenmek isterim.Tonton Özal'ın özel arşivimde yer alan ve bir milyon tirajlı Haldun Simavi'nin efsane Günaydın Gazetesinde yayınlanan bu fotoğrafları için Cumhurbaşkanı Erdoğan bakalım neler söyleyecek?Ancak ben peşinen yazayım ki Türk halkı Turgut Özal'ın bu fotoğraflarını gördükten sonra ona "Tonton Özal" demeye başladı.Acaba Erdoğan'ın atletli fotoğrafı eleştirmesinin ardında Türk halkının Adalet Yürüyüşü fotoğrafları için, "Tonton Kemal" ya da "halk adamı Kemal" gibi ad takarak sempati duyacağı ve CHP'nin oylarının artacağı endişesi mi var?MAYO İLE DUŞ YAPARKENAtatürk ve İnönü'den sonra ilk kez Turgut Özal Bodrum Aktur'daki yazlık evinin önündeki halk plajında mayosu ile denize girip halkın arasında duş alırken.ÖZAL BENİMLE DENİZDERahmetli Turgut Özal'a "Tonton" adı takılması işte bu fotoğraflardan sonra oldu. Bu Fotoğraf 28 Ağustos 1984 tarihinde Günaydın Gazetesinin 1. Sayfasında yayınlandı. Günaydın muhabiri olduğum sırada Özal ile bu anı fotoğrafını çektirdim.VATANDAŞLAR ARASINDATurgut Özal omuzunda plaj havlusu olduğu halde vatandaşlarla etrafında koruma ordusu olmadan rahatlıkla halka açık plajda denize giriyor, saatlerce yüzüyordu.ŞORTLU ÖZAL'LAR ANAP'I KURMA HAZIRLIĞINDABanker Kastelli olayından sonra Bülent Ulusu hükümetindeki Başbakan yardımcılığı görevinden istifa ederek Side'deki yazlığına gitti ve Anavatan Partisinin (ANAP) kuruluş hazırlıklarına başladı. Semra Özal tişörtü ve şortu ile Özal ise şart mayosu ile sahilde sık sık yürüyüş yaptılar.ŞORTLU CUMHURBAŞKANIÖzal Cumhurbaşkanı seçildikten sonra da Göçek'deki mütevazı köy evinde tatil yapar ve şort ve tişörtle halkın arasına girerek Semra Hanım ile alışverişe çıkardı.ÖZAL ABANT'TA YÜRÜYÜŞTEÖzal Başbakanlığı döneminde hafta sonları sık sık Abant'a kaçar günde 3 kez göl kenarında yürüyüşe çıkardı.PİJAMALI BAŞBAKAN İLE RÖPORTAJIMGece yarısı Başbakanlık konutunda yaptığım bir röportaja Başbakan Turgut Özal pijaması ile geldi. Semra Özal'ın üzerinde sabahlık, kızı Zeynep Özal'ın üzerinde ise beyaz eşofman vardı.ÖZAL İLE BİLEK GÜREŞİ YAPTIMBaşbakanlık konutuna Günaydın Gazetesi Ankara Temsilcisi Bekir Coşkun ile giderek uzun bir röportaj yaptık. Bekir ağabey ile değişik bir fotoğrafını çekmek istediğimi söylediğim zaman merhum Özal, "Gel Bekir seninle bilek güreşi yapalım" dedi. Coşkun, "Orhan sporcu, komando onunla yap beni rahat yenersin" diye kurtuldu. Ben de yenerim diye oturdum ama maalesef yenildim. Arkadaşlarım yenilmemi eleştirince, "yenilmek kolay ve haber değeri yok. Ama yenseydim o zaman haber değeri vardı" diye yanıt vermiştim.SEMRA ÖZAL DENİZDEBu fotoğrafı çekebilmek için tüm gazeteciler çok uğraştılar. Merhum Özal o tarihte sık sık yüzerken Semra Özal ya evinde ya kıyıda onu bekliyordu. Bütün gazetecileri çağıran Semra Hanım bir gün, "Çocuklar denize girmek benim de hakkım. Ama ben genç değilim, güzellik kraliçesi hiç değilim. Mayolu fotoğraflarımın çekilmesini de elbette istemem. Sizlerin de anneniz yaşındayım. Eğer bana fotoğraf çekmemeye söz verirseniz ben de mayomu giyer evimin önünden halk plajında deniz girer yüzerim" dedi. Ama hiçbir gazeteci bu sözü veremedik. Onun üzerine Özal'lar bir yat ile gizlice deniz açıldılar Semra Hanım yüzebilsin diye. Ancak Özalların bulunduğu koyu tespit ederek teleobjektiflerle Semra Hanımın yüzerken fotoğrafını çekti gazeteciler.ÖZAL SEDİRE UZANMIŞ KİTAP OKUYOR:Bodrum'daki yazlık evinde röportaj yapmak isteyince Başbakan Turgut Özal, "Öğleden sonra arka kapıdan gel" dedi. Çünkü evin önünde Anadolu Ajansı ANKA ajansı ve TRT dahil tüm gazeteciler nöbetteydi. Arka kapıdan içeri alındım. Dubleks evin üst katında çok mütevazi döşenmiş salona alındım ki merhum Özal Sedir'e uzanmış kitap okuyordu. "Gel Orhan bir dakika şu sayfayı bitireyim" dedi. Ben de durur muyum fırsat bu fırsat deyip fotoğrafı çektim. Bu Fotoğraf Günaydın Gazetesinde yayınlanınca olay oldu ve Bekir Coşkun, "Yanına uzanıp röportajı öyle yapacaktı ama Orhan utandı" diye esprili bir yazı yazdı.