Satın alınabilir ve doldurulabilir içi boş kafalar ülkesi
Ortalık yıkılıyor: Yargıtay’da hâkimlerin Ergenekon davasını lime lime ettikleri ve mükemmel bir gerekçeli kararla, davayı pek çok yönden iptal ettiklerini okuyoruz. Daha dava sürerken alkış üzerine...
Ortalık yıkılıyor: Yargıtay’da hâkimlerin Ergenekon davasını lime lime ettikleri ve mükemmel bir gerekçeli kararla, davayı pek çok yönden iptal ettiklerini okuyoruz. Daha dava sürerken alkış üzerine alkış tutturanların, ne yani Ordu darbeci değil mi sözleriyle davayı haklı çıkarmaya çalışan sürüngenler, Ergenekon ve darbe olayı var, ama kuruların yanında yaşlar yanmamalıydı diyen hukuk hokkabazlarına kadar bir sürüsü, şimdi de Yargıtay’ın kararını alkışlıyor...
O zamanlar Cemaatin (ve iktidarın tabii ki) kahredici ve mahvedici yargı kılıcı karşısında tir tir titreyenler... Biat edenler, boyun eğenler, yazılarında gizli-açık FG’ye referans verenler... Orduya vurulsun da nasıl vurulursa vurulsun.. yeter ki subaylar biçilsin, isterse suçsuz olsunlar gibi sapkın beyinlerinde sözde düşünce üretenler...
Satın alınan ‘saygınlıklar’
Tanrım hepsi ne kadar çoktular ve ne kadar da her yeri kaplamışlardı!
Tüm TV’ler.. Tüm gazete sayfaları, köşeleri... Akademia’nın sözde siyasi pek çok düttürüğü...
Paralar su gibi, köşelere on binlerce liralar olarak akıtılıyordu.. Otuz bin - kırk bin liralar, romancı kimliğinin “saygınlığına” sığınılarak genel yayın müdürlüklerinde ceplere konuyordu... Her birinin sırtından “inandırıcılık” satın alınıyor ve kamuoyuna pompalanıyordu! Bak onlar da yazıyorsa tabii ki doğrudur dedirtmek için.
Amerikancılar, casuslar, satın alınmışlar başrole çıkartılmışlardı!