RTE büyük itibar kaybetti, onurla oynanmasını Konya affetmez
Kadıköy’den karşıya geçiyorum, karşıma Konyaspor tişörtlü ve atkılı 45 yaşlarında bir futbolsever oturdu. Siyasete ve ekranda tartışma programlarını izlemeye meraklı; Balık...
Kadıköy’den karşıya geçiyorum, karşıma Konyaspor tişörtlü ve atkılı 45 yaşlarında bir futbolsever oturdu. Siyasete ve ekranda tartışma programlarını izlemeye meraklı; Balık Pazarı’nda dükkânı var. İşler, satışlar, turistler derken hocam diye doğrudan konuya girdi.. Bekliyordum!
Bu kabul edilebilir şey mi.. İnsan harcama makinesi adam...
Konya’dan göç edeli yıllar olmuş. O bir İstanbullu, Uğur Dündar’ın ve diğer ünlü müşterilerinin artık çarşıya uğramadığından yakındı!
Yol arkadaşım, Konyalıların duygu ve düşüncelerini ne kadar yansıtıyor diye düşündüm. Davutoğlu adeta “ortaya” alınmış, iktidarın modern cellatları tarafından iyice silkelenmiş, sonra da kapının önüne konmuştu. Şok geçirmiş, sırılsıklam bir insan.
Vicdani sorunumuz var
Politikalarını yerden yere vuran kitap bile yazdım, bu anlamda 180 derece uzaklardayız. Ama Davutoğlu’nun uğradığı muameleyi hazmedemem. Çünkü bu konu Davutoğlu meselesi değil.
Bu konu, sahip olduğu iktidar gücüyle Türkiye’de neredeyse her türlü politikayı ve politikacıları adeta esir almış bir insanın, partisi içinde ve ülke yönetiminde tercih haklarını kullanarak siyaset yapan insanları, siyasi olarak hiç açıklanamayacak yol ve yöntemlerle, amansız harcamasını asla kabul etmeme meselesidir...
Görülmemiş bir aşağılama olayıyla, onur kırıcılıkla karşı karşıyayız. Partide ve yönetimde iktidar sahiplerinin, Davutoğlu’nu savunabilecek yürekleri ve vicdanları olduğunu düşünmeyin!
Bu mesele, ülkemizde temiz politika meselesidir.
Bu mesele, Can ve Erdem’in vatan haini, casus vb gösterilmesine ve mahkemelere emir verilmesine, toplumun katil tabakalarını örgütlenmelerini kışkırtarak cinayet işlemelerine karşı çıkma meselesidir.
Bunların hepsi bir ve aynı konudur. Tek kişinin yönlendirdiği olaylar arasındaki güçlü bağlantıları kuramayanlara vah derim.
İktidar partisi yönetimlerinde oturanların, birer Fareli Köyün Kavalcıları rolünü nasıl üstlendiklerini acıyla seyretmeye isyan meselesidir. Otoriter siyaset, böyle güçlü boyun eğme üretir ve insanları birer robota döndürür.