Gerçek ve simge...

Dünyanın neresinde ve hangi gerekçeye dayanırsa dayansın bütün militarist adımlar şiddete meyillidir ve insanın itibari değerlerinin üzerinden hınçla geçer. Savaşın yaşandığı yerde...

Dünyanın neresinde ve hangi gerekçeye dayanırsa dayansın bütün militarist adımlar şiddete meyillidir ve insanın itibari değerlerinin üzerinden hınçla geçer. Savaşın yaşandığı yerde kadınlar ve çocuklar sadece acı çekmekle kalmazlar, güçler arası çatışmanın simgesi de yapılırlar. Çocuk, toplumun masumluk kadar geleceğini temsil ederken kadın çok daha dipte adına mahremiyet denilen zarın göbeğinde durur. Ve savaşan taraflar önlenemez şekilde mahremiyet zarına damlatılmış kadın ve dişilik üzerinden muhatabını zayıflatıp küçük düşürmeye, sinirlerini yıpratıp akıl dışına çıkarmaya yeltenir. Akıl dışına çıkan, soykırıma kadar gidecek bir dizi çılgınlığa kadar ilerler.

İnsanın kurduğu bütün yüceltme söylemlerine ihtiyatla yaklaşmak lazımdır bu yüzden. Hele kutsal adına yola çıkma iddiasını taşıyanları özellikle mercek altına almalı. Birbirini mesh ederek değil yok sayıp düşman ilan ederek ilerlemeye kalkışan her kutsal post, sonunda içinde taşıdığı vahşeti dışa vurur.

Öykücü beyin olarak insan, gerçeği işine geldiği şekilde sapıtmaya, oradan simgeler yaratmaya, simgeyle gerçeği yer değiştirip türlü türlü yollara sapmaya teşnedir. Onun antropolojik yaraları kolay kolay...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yandan tutmak ya da şiirde kalmak… 27 Temmuz 2024 | 9 Okunma Bugünkü dünyada şiire yer var mı? 23 Temmuz 2024 | 1.302 Okunma Türkiye Fransa gibi coğrafi bir varlık mıdır?* 20 Temmuz 2024 | 240 Okunma İki an bir anda birden... 16 Temmuz 2024 | 1.801 Okunma Karşı Roman ya da Ali Ayçil’in Kurtları...* 13 Temmuz 2024 | 83 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar