Dünyanın herhangi bir sabahı...

Deniz kırlangıçları erken saatte salvo yapıyorlar. Sanki vaktin kanatlarını iki yandan tutmuşlar, onu ölümsüz bir şenliğe götürüyorlar. Denizin kıyıya vurduğu yerde balçıktan sığ...

Deniz kırlangıçları erken saatte salvo yapıyorlar. Sanki vaktin kanatlarını iki yandan tutmuşlar, onu ölümsüz bir şenliğe götürüyorlar. Denizin kıyıya vurduğu yerde balçıktan sığ bir adacık oluşmuş ve üstünde iki coşkun köpek balıkçıllara doğru oynaşarak koşuyor. Gökte sicim bulut kümeleri sanki geride, evlerde henüz uyanmamışların ağır uykusunu sürüklüyor. Zambakgiller, şakayıklar, mor lavantalar, turuncusuna hiç doymayan karanfiller ve elbette prenses kediler yayılmış her bir yana. Göz avcılık etse hayretten şaşkına dönecek.Bir sabahı sabah kılmak için bunlar yeter diye düşünebilirdiniz. Fakat cart bir karga sesi değerli bir kumaşı bodoslama biçercesine devreye girer. Araya çöp kamyonu, uçak sesi, dalga vuruşu, martı şamatası da karışır. Islık çala...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Toparlama dersleri... 16 Nisan 2024 | 128 Okunma Tahıl ve ekoloji* 13 Nisan 2024 | 151 Okunma Dur bakalım... 09 Nisan 2024 | 82 Okunma Kadıköy ile Üsküdar’ın Arası 06 Nisan 2024 | 378 Okunma Hüseyin Kutlu’nun düşleri... 02 Nisan 2024 | 126 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar