Araya sandık girince...

“METAL yorgunluğu” analizinin ardından gelen istifa süreci kamuoyunun ilgiyle takip ettiği bir noktaya evrildi. AK Parti’den şimdiye kadar İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Düzce...

“METAL yorgunluğu” analizinin ardından gelen istifa süreci kamuoyunun ilgiyle takip ettiği bir noktaya evrildi. AK Parti’den şimdiye kadar İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş ve Niğde Belediye Başkanı Faruk Akdoğan istifa etti. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve Balıkesir Büyükşehir Belediye BaşkanıEdip Uğur ise istifası istenen ama henüz istifa etmeyen isimler arasında sayılıyor. Kimilerine göre direniyorlar. Direniş böyle mi olur emin değilim. Zira henüz hiçbiri çıkıp “Bu koltuklar bizim değil ki bağışlayalım, halk verdi” mealinde bir açıklama yapmış değil. Ancak böyle bir açıklama yapmanın bir bedelinin olacağı da açık. İstifa etmesi beklenenler, belli ki bu işi daha fazla uzatırlarsa partilerinden ihraç edilmekle sınanabilirler. Sonra sıra başka de facto yaptırımlara da gelebilir. İçlerinden belki “Demokrasi buna değer mi?” diye de geçiriyorlardır.

İKTİDAR KARŞITLIĞI HİSTERİSİ

Sosyal medyaya bir göz gezdiren kişinin zihninde başka bir tablo oluşması mümkün değil. Düne kadar Melih Gökçek’e sürekli hakaret eden bazı hesapların birdenbire “Diren Melih” fazına geçmesi iktidar karşıtlığının histerisiyle açıklanabilir. Malum bir kesim meşaleleri yakıp “Yiyin birbirinizi” diye tempo tutmakla hayatta kalıyor. Ancak düne kadar Gökçek’in büyük harflerle yazılmış tuhaf meydan okumalarına, tehditlerine, müdafaalarına Süleyman Çelebi’nin Mevlid-i Şerif’i muamelesi yapanların bir anda “Melih bırak git artık sen de yav, sıktın”der hale gelmesi açıklanması kolay bir durum değil. Sadece bunlara bakarsanız, halk kendi seçimlerinden vazgeçmeye hazır hükmüne varırsınız. Sadece bunlara bakarsanız AK Parti tabanı, bütün hayati tercihlerini yalnızca merkeze bakarak yapıyor, gerisi onu enterese etmiyor zannedersiniz. Sadece bunlara bakarsanız, AK Parti tabanı güçle ya gönülden ya cebinden kurduğu düşünülebilecek bir bağ yüzünden herkesten vazgeçebiliyor, bu koşullarda ne sandığın, ne istişarenin, ne müzakerenin hatırı olur, ne de demokrasinin karşılığı bulunur, algısına düçar olur ve yanılırsınız.

HALK SİBER KAHVELERDEN İBARET DEĞİL

Ne halk ne de AK Parti tabanı sosyal medya gibi siber kahvehanelerden ibaret. Ayrıca konu da zaten, Melih Gökçek ya da ismi geçen diğer şahıslar değil.

Konu, seçimlere az bir süre kalmış iken, seçimle gelmiş, sandıktan çıkmış belediye başkanlarını istifaya davet etmenin gelecek adına yanlış bir 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Millet İttifakı'na kayyum mu atandı? 24 Mayıs 2023 | 289 Okunma 2019'da AK Parti'nin yaptığı hatayı şimdi CHP yapıyor 19 Mayıs 2023 | 322 Okunma İktidar ilk turun galibi oldu, muhalefetin gardı düştü 16 Mayıs 2023 | 1.130 Okunma "Ne işin var orada?" sultası 08 Mayıs 2023 | 573 Okunma Cevabını arayan sorular 28 Nisan 2023 | 129 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar