Fikir hürriyeti arazisi adım adım kamulaştırılırken…

Her gözaltı ya da her tutuklamayla sadece hukuk devletine bir fiske daha vurulmuş olmuyor, her hamleyle ifade hürriyetinin arazisi biraz daha kamulaştırılıyor. Alan daralıyor, atmosferde oksijen azalıyor. “Az konuş… daha az...

Her gözaltı ya da her tutuklamayla sadece hukuk devletine bir fiske daha vurulmuş olmuyor, her hamleyle ifade hürriyetinin arazisi biraz daha kamulaştırılıyor. Alan daralıyor, atmosferde oksijen azalıyor. “Az konuş… daha az konuş” derken geliyoruz “Hiç konuşma, otur oturduğun yerde” noktasına. Sene 2025, gelinen noktaya bakın.

Demokrasi, evvela muhalif seslerin özgürce varlığı ve iktidarın sınırsızca eleştirisi demektir. Eleştiri tek başına bir haktır ve birçokları için de toplum namına taşınan bir sorumluluktur. Hukuk önünde haklı veya haksız eleştiri diye bir kategori yoktur. İktidar da muhalefet serbestçe eleştirilir ve onların doğruları asla bir norm değildir. İktidarın devleti yönetiyor olması da eleştiriye karşı koruma zırhı sağlamaz; kaldı ki bizatihi devlet de her şekilde eleştirilebilir.

Eleştiri rahatsızlık doğurabilir. Elbette rahatsızlık doğuracak… Çoğu kez rahatsızlık doğurmayan görüşler zaten eleştiri olamaz.

Devletin veya iktidarın yahut ikisinin birden; herşeyi sokaktaki insandan, muhalefetten, bir uzmandan, bir akademisyenden, bir düşünce insanından, bir gazeteciden ya da bir eski politikacıdan daha iyi...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Çözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15 Kasım 2025 | 130 Okunma İmamoğlu’nun değil Türkiye’nin zor davası 13 Kasım 2025 | 494 Okunma Geç gelen adalet de artık adaletten sayılır 06 Kasım 2025 | 128 Okunma Gazze yarası kanamaya devam ederken... 03 Kasım 2025 | 127 Okunma Aynı cümle içinde “Türkiye ile AB…” 01 Kasım 2025 | 90 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar