Zillet figüranları

İzzetin devreye girmesi zilletin bitmesiyle doğru orantılıdır. Zilletten kurtulmadan izzetle buluşmak mümkün değildir. İzzeti yanlış durakta bekleyenler, zilletin kurbanlarını çoğaltanlardır. Onlar her...

İzzetin devreye girmesi zilletin bitmesiyle doğru orantılıdır. Zilletten kurtulmadan izzetle buluşmak mümkün değildir. İzzeti yanlış durakta bekleyenler, zilletin kurbanlarını çoğaltanlardır. Onlar her dönemin zillet figüranlarıdır. Rabbimiz zillet figüranlığına karşı uyarıyor:

“Onlar, ‘Andolsun, eğer Medine’ye dönersek, üstün olan, zayıf olanı oradan mutlaka çıkaracaktır’ diyorlardı. Hâlbuki asıl üstünlük, ancak Allah’ın, Peygamberinin ve mü’minlerindir. Fakat münafıklar (bunu) bilmezler.” (Munafikun Sûresi/ 8)

Dikkat edilirse, Mekke müşrikleriyle birlikte hareket eden münafıklar, Hz. Peygamber (sav)’e ve O’na iman etmiş olanlara “zeliller” muamelesi yapıyorlar, iktidar ve muktedir olmalarını kendilerine asla layık görmüyorlar. Bugün de İslâmî bir hayat yaşayarak bir tek dinleriyle idare olunmak isteyen Müslümanlara çağın müşrikleri, münkirleri ve münafıkları bir olup “mürteci, yobaz, gerici, çağdışı” muamelesi yapıyorlar. Kur’ân-ı Kerim, bu yolun bir zillet olduğunu hatırlatarak izzetin doğru adresini gösteriyor. Müslüman oldukları halde bu dünyada izzeti Allah’ın, Peygamberinin ve Mü’minlerin yanında değil, dinsizlerin ve donsuzların yanında arayanlar, zillet figüranlarıdır.

İzzet ve şeref Allah’a aittir, izzet ve şeref Peygamberdedir, izzet ve şeref mü’minlerdedir, ama münafıklar böyle bilmezler. Peki, bugün kimler izzet ve şerefli? Meşru olanlar değil, meşhur olanlar, malı olanlar, serveti olanlar, arabasının modeli şöyle olanlar, omuzu kalabalık olanlar, evi eşyası şöyle şöyle olanlar, villası, köşkü, sarayı olanlar, makamı mevkii olanlar… Rabbimiz tefsiri mana ile buyuruyor ki; “varsın münafıklar böyle bilsinler, Peygamberim sen bil ki izzet ve şeref Allah’tadır, Allah’la beraber olanda, Peygamberle ilgi ve irtibat kurandadır. İzzet ve şeref Allah’ın kitabından haberdar olmadadır, izzet ve şeref Peygamberin sünnetinden haberdar olmadadır. İzzet ve şeref iman ehli olanlardadır.”

Müslüman ümmet olarak hilafetin ilgasından bu yana bir zillet süreci yaşıyoruz. Şayet Müslüman ümmet olarak yeniden Raşidi hilafete dönüş hareketini başlatırsak, bu asırlık zillet sürecine son noktayı koyacak ve kendi küllerimizden yeniden doğacağız. Müslüman ümmet izzetine ve haysiyetine yeniden kavuşacak, tarihte tatil yapan bir figürandan yeniden tarih yapan bir aktöre dönüşecek ve tarihin akışını değiştirecek bir yolculuğa çıkacaktır. 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Lâ dinilerin galibiyetine sevinmek nifak alâmetidir/2 24 Nisan 2024 | 145 Okunma Lâ dinilerin galibiyetine sevinmek nifak alâmetidir/1 17 Nisan 2024 | 326 Okunma Bayramı kutlamak kimin hakkıdır? 10 Nisan 2024 | 56 Okunma Ya hizmet, ya hezimet 03 Nisan 2024 | 202 Okunma Türkiye’de Siyonist Yahudi lobisinin faaliyetleri 27 Mart 2024 | 387 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar