Kökü mâzide olan âti olmak (2)

Peygamberlerin mücadelesi, Peygamberimizde özetlenmiştir. “Peygamberlerin davası benim davamdır, Peygamberlerin yolu benim yoludur” diyen herkesin kökü Peygamber Efendimiz (sav)’in sünneti ve siretidir. Şunu bilelim ki;...

Peygamberlerin mücadelesi, Peygamberimizde özetlenmiştir. “Peygamberlerin davası benim davamdır, Peygamberlerin yolu benim yoludur” diyen herkesin kökü Peygamber Efendimiz (sav)’in sünneti ve siretidir. Şunu bilelim ki; Rasûlüllah (sav)’den sahih olarak sadır olmuş sünnet olmadan ümmet olmaz. Ümmet olmadan medeniyet olmaz. Sünnet, ümmet, medeniyet olmadan da insaniyet olmaz.

Müslümanların tarihini şu veya bu ırkın tarihiyle başlatmak, en hafif bir tabirle cinayettir. Müslümanların tarihi Hz. Âdem (as) ile başlamıştır. Hz. Âdem (as)’den Hz. Muhammed (sav)’e kadar gelmiş ve geçmiş bütün peygamberlerin verdikleri mücadele bir tevhid mücadelesidir. Dolayısıyla Müslümanların tarihi bir tevhid tarihidir, mücadeleleri de bir tevhid mücadelesidir. Tevhid mücadelesi kesinti kabul etmez. Tevhid tarihi süreklilik esasına dayanır. Esasen süreklilik herkes için gereklidir. Avrupalılar süreklilik esasını çok güzel tatbik etmektedirler. Avrupa’da 300-500 yıllık restoran işleten aileler bulmanız mümkündür. Bir aile geleneği olarak, bütünlük içinde yüzyıllarca işleyen çarklar görürsünüz. Artık onlar asırlık çınarlar olmuşlardır. Bizde ise durum bunun hilafınadır. Her neredeyse herkes “sil baştan” heveslisidir. Şunu bilelim ki; geçmişi olmayanın geleceği inşa edemez. Geçmişi olmayanlar, olan geçmişlerini görmeyenler sadece “günü kurtarma” çabasına girişirler. Bu da, şematadan ve nümayişten öteye gidemez. Kökü mâzide olan âti olmak; geleneğin ihyasından geleceğin inşasına uzanmaktır. 

Sahih iman sahibi salih atalarımızın tevhidi kazanımlarını kendi tevhidi kazanımlarımıza katmak mecburiyetindeyiz. Tevhidi kazanımlar bir bütündürler ve asla kesinti kabul etmezler. İmanının şuurunda olan şeytan Amerika’nın kazanımlarına kazanım katmaz, katamaz. Kalblerinde tek ümmet inancı olmayan ümmetin derdini anlayamaz.

İslâm coğrafyası sahipsiz olamaz. İslâm topraklarında şeytan Amerika’nın terörü organize edip teröristlere silah vererek mazlum toplumların üzerine salması, dünya barışına vurulmuş en büyük darbedir. Dünyada teröristlerin ve terörist devletlerin başı Amerika’dır. Amerika’nın başı ezilmeden terörizmin başı ezilmez. Şimdi her Müslüman kendi kendine sormalı, dünya insanlarına sormalı şeytan Amerika Suriye’de ne arıyor?  

Tarihte Firavun’un misyonu neyse bugün Amerika’nın misyonu odur. Amerika, bu çağın küresel firavunudur. Suriye’de emellerine hizmet edecek, karın tokluğuna emrinde çalışacak ve gerekirse menfaatlerini korumak için ölüme gidecek köle arıyor. Başka bir yönüyle Amerika gömülecek bir mezar arıyor. Allah’tan dileğimiz İslâm topraklarının Amerika’ya mezar olmasıdır.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Lâ dinilerin galibiyetine sevinmek nifak alâmetidir/2 24 Nisan 2024 | 221 Okunma Lâ dinilerin galibiyetine sevinmek nifak alâmetidir/1 17 Nisan 2024 | 326 Okunma Bayramı kutlamak kimin hakkıdır? 10 Nisan 2024 | 56 Okunma Ya hizmet, ya hezimet 03 Nisan 2024 | 202 Okunma Türkiye’de Siyonist Yahudi lobisinin faaliyetleri 27 Mart 2024 | 387 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar