Hilafetin yokluğunda dünya küresel eşkıyaya kaldı
Hilafetin yokluğunda dünya küresel eşkıyaya kaldıMUSTAFA ÇELİKBir zamanlar, doğudan batıya uzanan bir çadır vardı. Bu çadırın adı ümmetti, direği hilafetti. Gölgesi, farklı milletlerden...
Hilafetin yokluğunda dünya küresel eşkıyaya kaldı
MUSTAFA ÇELİK
Bir zamanlar, doğudan batıya uzanan bir çadır vardı. Bu çadırın adı ümmetti, direği hilafetti. Gölgesi, farklı milletlerden milyonlarca insanı bir araya getiriyor; altında bir adalet, merhamet ve sorumluluk anlayışı yeşeriyordu. Elbette kusursuz değildi, ama yönü belliydi: Kudüs’ten Bağdat’a, Kurtuba’dan İstanbul’a kadar uzanan bir değerler haritası vardı. Ne zaman ki bu çadır çöktü, dünya yönünü kaybetti. Hilafet, beşeriyetin müşterek dünya cennetidir. Beşeriyet onu kaybettiği günden bu yana cehennemi yaşıyor!
Hilafetin kaldırılmasıyla sadece bir siyasi kurum ortadan kalkmadı; Müslüman coğrafyanın kalbi ritmini yitirdi. Dağınıklık, yalnızlık ve kimlik bunalımı birbirini izledi. Bir zamanlar adalet adına yürüyen ümmet, şimdi sınırlarla bölünmüş, kimlikler içinde ezilmiş, dillerle ayrıştırılmış bir topluluğa dönüştü.
Bu boşluğu kim doldurdu dersiniz? Adını modern diplomasi koydular, ama özü...