Erdoğan’dan dış siyasette “tamirat” devri

Şimdi Bayram sabahı dış politika mı demeyin lütfen, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Bayram konuşması üzerine konuşacağız. Önce soru ile başlayalım: Neyi tamir edersiniz? Bozulmuş, işlemesi...

Şimdi Bayram sabahı dış politika mı demeyin lütfen, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Bayram konuşması üzerine konuşacağız.


Önce soru ile başlayalım: Neyi tamir edersiniz?

Bozulmuş, işlemesi gerektiği gibi işlemeyen bir şeyi, değil mi?

İşte dün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bayram mesajını okuduğumda ilk aklıma gelen bu oldu.

Erdoğan şöyle diyordu:

“İsrail’le, Rusya’yla ilişkilerimizi geliştiriyoruz. Son haftalardaki karşılıklı olumlu adımlar, gelecek için umut veriyor. Suriye meselesinin, terörün, suni gerilimlerin sebep olduğu krizleri aşıp, kopan ilişkileri yeniden tamir ediyoruz. Yolumuza çıkan engelleri, bir bir kaldırıyoruz. Terörle mücadelede, uluslararası ilişkilerde bunalımları arkamızda bırakırken, Türkiye’yi geleceğe taşıyacak dev projeleri tamamlıyor, yepyeni projeleri milletimizin hizmetine sunmaya hazırlanıyoruz.

Kısaca tahlil edip başka türlü söylersek; Uluslararası ilişkilerde Suriye meselesinden bu yana kopan ilişkileri tamir edip, bunalımları arkamızda bırakma sürecindeyiz ve buna da İsrail ile Rusya ile normalleşme adımlarıyla başladık.

İlişkilerin koptuğu yanlış mı? Biz bunu ilişkiler kopuyorken söylüyor ve türlü laf işitiyorduk ama olsun, şimdi o politikaları bizzat yürüten kişi de bunu kabul ediyor.

Peki, İsrail ve Rusya’nın normalleşmenin ilk adımları olduğu yanlış mı? Hayır, o da doğru?

Şimdi Türkiye’nin bozulan ilişkilerinin “tamiratı” döneminde olduğumuzu Cumhurbaşkanı söylüyor; yabancı dillerde “restoration”, restorasyon da deniyor, onarmak, yerine koymak, değerini geri vermek anlamında.

Dün CNN Türk canlı yayınında Nevşin Mengü ile bunu konuşuyorduk.

“Bayram mesajları hem iç kamuoyuna hitap ederdi, bu defa acaba dış kamuoyuna mı yönelik?” diye sordu; güzel bir soruydu.

“Bu defa da iç kamuoyuna yönelik” dedim; “Bizlere, Türk halkına dış politikanın değişmekte olduğunu, çünkü işlemediğini, tamirat gerektirdiğini söylüyor.”

Aslında Başbakan Binali Yıldırım da dün Bakanlar Kurulu’nun ardından İsrail ve Rusya adımlarının kısa sürede atılabildiğini, “dostları artırma” siyasetine yeni adımlarla devam edileceğini söyledi; görevi Ahmet Davutoğlu’dan şunun şurasında 22 Mayıs’ta devralmıştı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise 1 Temmuz’da Rus muhatabı Sergey Lavrov ile Soçi’de buluştuktan sonra, 3 Temmuz’daki TRT yayınında Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü ile görüşmeye hazır olduğunu söyledi. Orayla da ilişkiler dibe vurmuştu, malum. Çavuşoğlu, Mısır dışişleri bakanı ile görüşmesinin Türkiye’nin askeri darbelere karşı tutumunu değiştirmeyeceğini sözlerine ekledi.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
ABD’yle ilişkilerde rüzgâr değişiyor: en muhtemel senaryo 19 Mart 2021 | 399 Okunma Mısır virajı ve “Ne diyorsam o” siyasetinin sonu 17 Mart 2021 | 922 Okunma MHP’nin “Fosforlu” kampanyası yeni Anayasayı yatırdı gibi 12 Mart 2021 | 1.586 Okunma Akşener’in Fosforlu Cevriye çıkışı putları kıran türden 11 Mart 2021 | 1.080 Okunma Papa Fransis’in Irak ziyareti, Türkiye ve İran 10 Mart 2021 | 280 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar